Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a ‘seccade’ yanıtı: Çıkar ağzındaki baklayı
Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a ‘seccade’ yanıtı: Çıkar ağzındaki baklayı
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Lideri Kılıçdaroğlu, ‘seccade’ fotoğrafı üzerinden kendisini hedef alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından “Bu onun imâlarından. Bu zehirli dili tanıyoruz. Çıkar ağzındaki baklayı, “affedersiniz” diyerek söyle. Söyle de rahatla” ifadelerini kullandı.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘seccade’ fotoğrafı üzerinden kendisini hedef alarak “Manevi değerlere hassasiyeti olmayanın seccadede gözü olmaz. Bizim medeniyetimizde seccade bir değerdir. Sen kalkıp başörtüsüne bir bez parçası diye yaklaşırsan bizim değerler silsilesi içerisinde başörtüsü bir kutsalımızdır. Mahremiyetin ifadesidir. Sen kalkıp da bez parçası diye kullanamazsın.” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yanıt verdi.
Sosyal medya hesabından “Seccade konusunda söylenecek her şeyi söyledik. Samimi Müslümanlar beni anladı.” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu onun imâlarından. Bu zehirli dili tanıyoruz. Çıkar ağzındaki baklayı, “affedersiniz” diyerek söyle. Söyle de rahatla” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun paylaşımı şu şekilde:
“Seccade konusunda söylenecek her şeyi söyledik. Samimi Müslümanlar beni anladı. Peki bu işin tutmayacağını bilmez mi Erdoğan? Bilir. Derdi başka. Bu onun imâlarından. Bu zehirli dili tanıyoruz. @RTErdogan çıkar ağzındaki baklayı, “affedersiniz” diyerek söyle. Söyle de rahatla.”
Seccade konusunda söylenecek her şeyi söyledik. Samimi Müslümanlar beni anladı. Peki bu işin tutmayacağını bilmez mi Erdoğan? Bilir. Derdi başka. Bu onun imâlarından. Bu zehirli dili tanıyoruz. @RTErdogan çıkar ağzındaki baklayı, “affedersiniz” diyerek söyle. Söyle de rahatla. https://t.co/2NSqKeVhuO
— Kemal Kılıçdaroğlu (@kilicdarogluk) April 5, 2023
NE OLMUŞTU?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı canlı yayında ise ‘Seccadeye ayakkabıyla basma’ tartışmasına değinerek şunları söylemişti:
“Farkında olmuş olmamış, bu bizi çok da ilgilendirmiyor, o kendi edebi, adabıdır. Bana göre çok da önem vermem ama benim halkım bunlara çok önem verir, çok değer verir.
Kalkıp da eğer başörtüsüne ‘bir bez parçası’ diye yaklaşırsan… Bunu diyen kim? Bay bay Kemal. Bizim değerler silsilesi içerisinde başörtüsünün yeri bir değer ifadesiyle, bir kutsalımızdır, mahremiyetin ifadesidir. Bu mahremiyetin ifadesini sen kalkıp da ‘bir bez parçası’ diye kullanamazsın. Aynı şekilde buna bu şekilde diyen Kur’an-ı Kerim için de ‘kağıt parçası’ der. Bunlar bunu der mi, der. Çünkü yaklaşım tarzları bu. Aynı şekilde yine cami bir taş ve tuğla parçası, ekmek hamur parçası değildir. Her şeyin ötesinde bizim için bunların ayrı ayrı anlamının, değerinin olmasına baktığımız zaman en önemli değer burada nedir? İnsandır.
Ayet mi, hadis mi, bunları da sana kim akıl hocalığı yapıyorsa yanlış yapmışlar, bunu da bilmiyorlar. Bunların hepsini yerli yerine oturtmak gerekiyor. Eğer yerli yerine oturtmazsa Erbakan Hocamıza da saygısızlık yapmış olursun, ayete de saygısızlık yapmış olursun. Bunlar tabii büyük önem arz ediyor. Onun için manevi değerlere hassasiyeti olmayanın seccadede de gözü olmaz.”
Kaynak:Karar