Japonya, Ukrayna’nın ardından Gazze’ye de yardım gönderiyor.. Diyar21 News
Japonya, Ukrayna’nın ardından Gazze’ye de yardım gönderiyor.. Diyar21 News
Japonya Dışişleri Bakanı Kamikava Yoko, Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda konuştu.
Kamikava Yoko, Gazze’ye yardım edileceğini açıkladı
Kamikava, İsrail işgali ve saldırıları altındaki Gazze Şeridi’nde “kritik” olarak nitelendirdiği insani durumdan “ciddi endişe” duyduğunu söyledi.
İsrail’in Refah kentine saldırılarından “derin kaygı” duyduğunu belirten Kamikava, tarafların “insani bakış açısıyla hareket etmesini” talep etti.
Japon bakan, ülkesinin Gazze’de yaşayan sivillere 32 milyon dolar tutarında ek insani yardım göndermeyi planladığını bildirdi.
Japonya Dışişleri Bakanlığının açıklamasına göre insani yardım, uluslararası kurumlar aracılığıyla bölgeye gönderilecek.
Gönderilme sürecinde Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) devreye alınmayacak.
Japonya hükümeti sırayla, geçen yıl ekim ayında 10 milyon dolar, kasım ayında 65 milyon dolar insani yardım sağlanacağını duyurmuştu.
Bakan Kamikava’nın, G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında Fransa ve İngiltere Dışişleri Bakanlarıyla ayrı ayrı bir araya geldiği bildirildi.
Gazze’de neler yaşandı?
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim 2023’te kapsamlı saldırı düzenledi.
İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 660’ı çocuk, 8 bin 570’i kadın olmak üzere 29 bin 313 Filistinli öldürüldü, 69 bin 333 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 238’i karadan işgal sürecinde olmak üzere 576 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 403 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten bu yana yaşanan çatışmalarda 205 Hizbullah mensubu, 11 Emel mensubu, 12 Filistin İslami Cihad Hareketi ve 12 Hamas Hareketi mensubunun yanı sıra 43 Lübnanlı sivil, 1’i asker 2 Lübnan güvenlik görevlisi, 6 İsrailli sivil ve 11 İsrail askeri hayatını kaybetti.
Öte yandan Japonya, Ukrayna’nın yeniden inşası için 15,8 milyar yenlik bir destek sağlayacaklarını açıkladı.
Kaynak: NationalTurk
Hamas-İsrail savaşı nasıl başladı?
Bu sorunun cevabı oldukça karmaşıktır. Ancak, genel olarak Hamas-İsrail çatışmasının kökenleri, İsrail’in 1948’de kurulmasıyla başlar. İsrail’in kuruluşu, Filistin topraklarında yaşayan Arap halkı arasında büyük bir hoşnutsuzluğa neden oldu. Bu hoşnutsuzluk, zamanla Hamas gibi örgütlerin ortaya çıkmasına yol açtı. Hamas, İsrail’in Filistin topraklarını işgal etmesine ve Filistin halkına zulmetmesine karşı mücadele etmek amacıyla kuruldu. Bu nedenle, Hamas-İsrail savaşı, uzun yıllardır süregelen bir çatışmanın sonucudur. Ancak, savaşın tam olarak nasıl başladığına dair kesin bir tarih veya olay belirlemek zordur. Her iki taraf arasındaki gerilim ve çatışma, yıllar içinde birçok faktörün etkisiyle artmış ve devam etmiştir.
Hamas’ın İsrail ile savaşı nasıl başladı?
1. İsrail ve Hamas arasında savaş, uzun süredir devam eden siyasi ve toprak anlaşmazlıklardan kaynaklanmaktadır.
2. Hamas-İsrail savaşı, bölgedeki gerilim ve tansiyonun artmasıyla başlamıştır.
3. İsrail ile Hamas arasındaki savaş, taraflar arasında şiddetli çatışmaların patlak vermesi sonucu ortaya çıkmıştır.
7 Ekim’de Hamas saldırısı nasıl başladı?
Bu sorunun cevabı, olayın detaylarına bağlı olarak değişebilir. Ancak genellikle Hamas’ın İsrail’e karşı gerçekleştirdiği saldırılar, çeşitli provokasyonlar veya gerilimler sonucunda başlamaktadır.
1. Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği saldırının arkasındaki nedenler, bölgedeki siyasi ve askeri dinamiklere bağlı olarak farklılık gösterebilir. Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırıları genellikle Filistin topraklarındaki işgal ve baskılara karşı bir tepki olarak gerçekleşmektedir.
2. Hamas saldırısının başlangıcıyla ilgili daha fazla detay ve arka plan bilgisi, bölgedeki siyasi analistler ve uzmanlar tarafından sağlanabilir. Ancak genel olarak, Hamas’ın İsrail‘e karşı gerçekleştirdiği saldırılar, bölgedeki karmaşık ve hassas siyasi durumun bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır.
Gazze’ye yönelik saldırılar
1. Gazze’ye yönelik saldırılar, son zamanlarda artan bir endişe kaynağı olmuştur. Bu saldırılar, bölgedeki insanların güvenliğini tehdit etmekte ve insani krizlere yol açmaktadır. Uluslararası toplumun bu duruma müdahale etmesi ve barışçıl çözümler bulunması gerekmektedir.
2. Gazze’ye yapılan saldırılar, bölgedeki gerilimi artırmaktadır. Bu saldırılar, sivil halkın yaşamını tehdit etmekte ve insani yardım faaliyetlerini engellemektedir. Uluslararası toplumun bu saldırılara karşı net bir duruş sergilemesi ve taraflar arasında diyalog ve müzakerelerin teşvik edilmesi önemlidir.
3. Gazze’ye yönelik saldırılar, bölgedeki istikrarı ve barışı tehdit etmektedir. Bu saldırılar, masum insanların hayatını kaybetmesine ve evlerinin yıkılmasına neden olmaktadır. Uluslararası toplumun bu durumu yakından takip etmesi ve taraflar arasında barışçıl bir çözüm bulunması için çaba sarf etmesi gerekmektedir.
Filistin hakkında bilgi
1. Filistin hakkında bilgi edinmek isterseniz, Orta Doğu’da bulunan bir bölge olduğunu söyleyebilirim. Filistin, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir geçmişe sahip olan bir yerdir. Bu bölge, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve çeşitli dini inançlara sahip insanların yaşadığı bir yer olmuştur.
2. Filistin, coğrafi olarak Ürdün Nehri’nin batısında yer alır ve İsrail ile sınırları bulunur. Bu bölge, Kudüs gibi kutsal şehirleri içerir ve bu nedenle İslam, Hristiyanlık ve Yahudilik gibi üç büyük din için önemli bir merkezdir. Filistin’in tarihinde, İsrail-Filistin çatışması gibi önemli olaylar da yer almaktadır.
3. Filistin’in ekonomisi tarım, sanayi ve turizme dayanmaktadır. Zeytin, üzüm, tahıl ve narenciye gibi tarım ürünleri bu bölgede yetişir. Ayrıca, el sanatları ve geleneksel ürünler de Filistin’in ekonomisine katkı sağlar. Turizm ise tarihi ve dini yerleri ziyaret eden turistlerin ilgisini çeker. Filistin’in kültürel mirası ve doğal güzellikleri, bu bölgeyi keşfetmek isteyenler için cazip bir seçenek haline getirir.
1. Filistin hakkında bilgi: Filistin, Orta Doğu’da bulunan bir bölgedir ve tarihi ve kültürel öneme sahiptir. Bu bölge, tarih boyunca çeşitli imparatorluklar tarafından yönetilmiştir ve pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Filistin, hem İslam, hem de Hristiyan ve Yahudi dini inançları için önemli kutsal yerlere ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca, Filistin, İsrail ile yaşanan uzun süredir devam eden bir anlaşmazlık ve çatışma ile de tanınır.
2. Filistin, kıyısı Akdeniz’e uzanan bir bölgedir ve Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs gibi farklı bölgelerden oluşur. Bu bölge, coğrafi ve jeopolitik olarak da önemli bir role sahiptir ve Orta Doğu barış sürecinde önemli bir odak noktasıdır. Filistin’de yaşayan insanlar, farklı kültürlere, dil ve dini inançlara sahiptir. Ancak, Filistin halkı, kendi devletlerini kurma ve topraklarını koruma konusunda uzun bir süredir mücadele etmektedir.
3. Filistin hakkında yapılan çalışmalar ve araştırmalar, bölgenin zengin tarihi ve kültürel mirasını ortaya çıkarmaktadır. Bu bölge tarihsel olarak ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle farklı medeniyetlerin etkisi altında kalmıştır. Filistin’deki yerleşimler, antik dönemlerden kalma kalıntılar ile doludur ve bu bölgede yapılan kazılar, geçmişin izlerini gün yüzüne çıkarmaktadır. Bu nedenle,
1. Filistin hakkında bilgi edinmek oldukça önemlidir. Orta Doğu coğrafyasında yer alan bu bölge, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Filistin’in kutsal sayılan şehirleri olan Kudüs, Beytüllahim ve Beytüşşebap gibi yerler, üç büyük din için de oldukça önemli bir konuma sahiptir. Bu nedenle Filistin’in tarihi, kültürel ve dini açıdan zengin bir geçmişe sahip olduğunu söyleyebiliriz.
2. Filistin toprakları, son yıllarda yaşanan siyasi çalkantılar ve çatışmalar sebebiyle dünya gündeminden hiç düşmeyen bir bölge haline gelmiştir. İsrail ile Filistin arasındaki uzun soluklu ihtilaflar, Filistin’in bağımsızlığı için verilen mücadeleler ve bölgede yaşanan insan hakları ihlalleri konuları uluslararası tartışmalara neden olmaktadır. Dolayısıyla Filistin hakkında bilgi sahibi olmak, bireylerin dünya siyasetini ve insan hakları konularını daha iyi anlamalarını sağlayacaktır.
3. Filistin’in jeopolitik konumu, doğal kaynakları ve insanların yaşam koşulları gibi konular da başta BM olmak üzere tüm dünya devletleri için önemli bir odak noktası olmaya devam etmektedir. Filistin halkının yaşadığı zorluklar, göç nedenleri ve mülteci sorunu da dünya genelinde insan hakları savunucularının ve yardım kuruluşlarının dikkatini çekmektedir.
1. Filistin hakkında bilgi edinmek isterseniz, bu Orta Doğu’da yer alan bir bölge ve ülke ile ilgili önemli detayları içerir. Filistin, İsrail ile çevrili bir coğrafi alana sahip ve tarihi, kültürel ve politik olarak büyük bir öneme sahiptir. Bu bölge aynı zamanda tarihsel olarak önemli yerlerden bazılarına da ev sahipliği yapmaktadır.
2. Filistin, Yahudilerin dini ve tarihi mirasının önemli bir parçası olan Kudüs şehrine ev sahipliği yapmaktadır. Bu nedenle, İsrail-Filistin çatışması hala devam etmektedir ve bu konu dünya genelinde büyük bir dikkat çekmektedir. Filistin’in başkenti olarak kabul edilen Doğu Kudüs, hem İsrail hem de Filistin devletinin başkenti olarak talep edilmektedir.
3. Filistin’in tarihi, yerel halkın topraklarını, kültürlerini ve kimliklerini koruma mücadelesiyle şekillenir. Yapılan arkeolojik kazılar, bu bölgenin binlerce yıl öncesine dayanan zengin bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir. Ayrıca Filistin, birçok turistik cazibe merkezine de ev sahipliği yapmaktadır. Örneğin, Beytüllahim’de Hristiyanlar için önemli bir dini mekan olan İsa’nın doğum yeri bulunmaktadır. Tüm bu bilgiler, Filistin hakkında daha fazla bilgi edinmek için başlangıç noktaları olarak kullanılabilir.