İttihadul ulama genel sekreteri Özer: Hazreti Hüseyin Yezid’i kabul etseydi günümüzde İslam yanlış anlaşılırdı

Hazreti Hüseyin’in yezide karşı mücadelesi neticesinde şehid edilmesi, Hazreti Adem Aleyhisselamın tövbesinin kabul edilmesi ve Hazreti Musa’nın firavunun zulmünden kurtulması gibi İslam tarihi bakımından önemli günleri barındıran aşura günü önümüzdeki Cuma günü idrak edilecek.

Aşura gününün İslam kültürü bakımından önemi ve Hazreti Hüseyin’in kıyamından çıkarılması gereken dersleri aktaran İTTİHADUL ULEMA Genel Sekreteri Molla Muhammed Özer, burada çıkarılacak en önemli dersin, ümmetin birlikte hareket etmesi ve zulme karşı sessiz kalmaması olduğuna vurgu yaptı.

Hicretin 61’inci yılında 10 Muharrem günü yaşanılan hadiselerin insanlık tarihin seyrini değiştirecek olaylar olduğu ifade eden Özer, “Malum insanlık tarihinde aşure gününün çok önemli bir yeri vardır. Rivayetlerde geçen 10 önemli mesele zikrediliyor. Hazreti Adem’in tövbesinin kabul edildiği, Hazreti Musa’nın firavunun zulmünden kurtulduğu ve insanlık tarihinin seyrini değiştirecek olayların bugün de gerçekleştiğine dair çok sayıda rivayet vardır. Ondan dolayı aşure gününün İslam’da çok önemli bir yeri vardır.” dedi.

“Müslümanların Hazreti Hüseyin’i hatırlamaları ve kıyam sebebini değerlendirmeleri gerekir”

Aşura günü yapılacak ibadetlere de değinen Özer, “Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhivesellem’e peygamberlik gelmeden önce Kureyş’in o günde oruç tuttuğuna dair rivayetler vardır. Efendimize peygamberlik geldikten sonra da aşure gününde oruç tutmaya devam etmiştir. Medine’de yahudilerin de bugün oruç tutması üzerine Peygamber Efendimiz ‘Biz Musa’ya onlardan daha yakınız’ diye buyurarak ya bir gün öncesi ya da bir gün sonrasında oruç tutmayı tavsiye etmiştir. Muharrem ayı olduğu için bu ayda oruç tutmak zaten sevaptır.” ifadelerini kullandı.

Hazreti Hüseyin’in yezidin zulmüne rıza göstermesi durumunda İslam’ın yanlış anlaşılacağını söyleyen Özer “Diğer taraftan Hazreti Hüseyin efendimizin bugün zalim sultan yezid tarafından şehid edilmesi ayrı olarak bugüne bir anlam kazandırmıştır. Müslümanların bugünü oruçlu geçirdiği gibi Hazreti Hüseyin’i ve ehli beytini mutlaka hatırlamaları, kıyam sebebini değerlendirmeleri gerekir. Hazreti Hüseyin yezidi kabul etseydi günümüzde İslam yanlış anlaşılırdı. Hazreti Hüseyin kıyamıyla aslında yezidin yaşantısının İslam olmadığını; gerçek İslam’ın Peygamber Efendimizin, sahabelerin ve ehli beytinin yaşantısını olduğunu bütün ümmete göstermiştir.” şeklinde konuştu.

Günümüz Müslümanlarının buradan çıkaracağı ders, birlikte hareket etmeleridir

Yaşanılan hadiseden günümüz Müslümanlarının çıkarması gereken dersin, birlikte hareket etmek olduğunu belirten Özer, vahdet çağrısı yaparak “Hazreti Hüseyin’in kıyamından Müslüman’ın alacağı ders: Müslüman nerede olursa olsun zulme karşı sessiz kalmamalı, İslam’ın hükümlerinin ilga edildiği bir zaman diliminde her an ayakta olmalı ve onurlu durmalıdır. Peygamber Efendimiz bir hadisinde ‘kim zulme karşı sessiz kalırsa dilsiz şeytandır’ buyurmaktadır. Müslümanın haksızlık karşısında susma gibi bir lüksü yok. Hazreti Hüseyin bunu yapmıştır. Müslümanlar adına sözde seçilmiş bir halife tarafından İslam’ın emirleri çiğnenmiş ve Hazreti Hüseyin buna karşı çıkmıştır. Günümüz Müslümanlarının buradan çıkaracağı ders, birlikte hareket etmeleri ve zulme karşı sessiz kalmamalarının gerektiğidir. ” diyerek konuşmasını sonlandırdı.