HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, depremin ilk gününden bu yana depremzedelerle bir araya gelmeye devam ediyor.

Yapıcıoğlu’nun bu seferki durağı Kilis’ti.

HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, Kilis’te çadır kentte kalan depremzedelerle bir araya geldi, sorun ve sıkıntılarını dinledi, acılarını paylaştı.

Yapıcıoğlu, çadır kentte yaptığı ziyaretten sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayarak önemli açıklamalarda bulundu.

Muhalefetin kentsel dönüşüm çelişkisi! Akşener’den İmamoğlu’na hepsi işin içinde! 👇 izle  👇

“Şükürler olsun ki; Kilis merkezde çok büyük bir yıkım olmadı”

Kilis merkezde çok büyük yıkımın olmadığını belirten Yapıcıoğlu “16 gün önce çok büyük bir deprem belki tarihte eşi benzeri çok az olan iki ayrı depremde birkaç saat arayla 11 ilimiz etkilendi. Belki bu deprem bölgesi içerisindeki 11 ilden en az etkilenenlerden bir tanesi Kilis. Şükürler olsun ki Kilis merkezde sadece bir tek bina yıkıldı, çok büyük bir yıkım olmadı. Fakat maalesef o binada iki can kaybı var. Bir de ilçeleri ile birlikte Kilis genelinde toplam 10 can kaybı vardı. 40 binin üzerinde belki yetkili makamlardan habersiz bir şekilde defnedilenleri de dahil ettiğimizde belki 50 binin üzerinde can kaybının olduğu bir felakette sadece 10 can kaybıyla kurtulmuş olmak şükredecek bir şey;  keşke onlar da olmasaydı. Fakat dediğim gibi çapı çok büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın ben bu vesile ile bir kez daha hem Kilis’te hem de diğer illerde bu deprem felaketinde hayatını kaybetmiş vefat etmiş bütün kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Tedavisi halen devam eden yaralılarımız var, onlara da acil şifalar diliyorum geride kalanlara hayırlı uzun ömürler ve sabırlar diliyorum.” dedi.

“Kilis yaralarını çabuk sarmış”

Kilis’te yaraların çabuk sarıldığını belirten HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, “Kilis’te dediğim gibi yıkılan bir tek bina vardı. O binanın enkazına gittik, civarda hasarlı bazı binalar vardı. Vatandaşlardan taleplerini aldık ve daha sonra burada stadyumda kurulan çadır kentte kalan vatandaşları ziyaret ettik. Yaralarını en çabuk saran illerden bir tanesi Kilis’ti. O yüzden belki bizim buraya gelmemiz de gecikti. Kilis ilk günden hızlıca toparlanma sürecine girdi. Fakat bir geçmiş olsun ziyareti mahiyetinde buraya geldik. Buradaki vatandaşlarımızın sıkıntılarını yerinde tespit edip elimizden bir şey geliyorsa onu yapmaya, hiçbir şey gelmiyorsa en azından bir teselli olmaya bir başsağlığı dilime geldik.” İfadelerini kullandı.

“Bu yaralar bütünüyle sarılıncaya kadar da İnşallah biz bu gezilerimize devam edeceğiz”

Yaralar sarılıncaya kadar depremzedelerle bir araya geleceklerini belirten Yapıcıoğlu, “Evet devam ediyoruz deprem bölgelerini, diğer illeri bu yaralar bütünüyle sarılıncaya kadar da İnşaallah biz bu gezilerimize devam edeceğiz. Vatandaşlarımıza dokunmaya onlarla hem hal olmaya onların sıkıntılarını gidermek için elimizden gelen çabayı ortaya koymaya gayret sarf edeceğiz. Dediğim gibi, Kilis yaralarını çabuk sarmış, halen çadırlarda kalan vatandaşlar var, evleri hasarlı olanlar ya da evlerine gitmeye korkanlar. Özellikle  Hatay’daki depremde daha önce hasar almış binalarda bazılarının yıkılması ve enkaz altında birkaç vatandaşımızın daha hayatını kaybetmesi can vermesi insanımızdaki korkuyu arttırdı. Bir an önce normalde dönmeli, bu psikolojiden kurtulmak gerekiyor.” dedi.

“Kurtarma çalışmalarında görev alan herkese milletim adına bir kez daha teşekkür ediyorum”

Depremin ilk anlarından itibaren, HÜDA PAR depremzedelerle bir araya gelerek sorun ve problemlerini çözmek için sahada yer aldı.

Ayrıca HÜDA PAR, Umut Kervanı, Yetimler Vakfı, Avrupa Yetim Eli ve İHO-EBRAR gibi birçok STK’a ile koordineli bir şekilde depremzedelerin yaralarını sardı.

Depremin ilk anlarından itibaren depremzedelerin yardımına koşan; STK’lara ve arama-kurtarma ekiplerine teşekkür eden Yapıcıoğlu: “Yardım çalışmalarında milletimiz çok iyi bir sınav verdi. Özellikle sivil toplum kuruluşları yardım faaliyetlerinde bulunan dernekler ve vakıflar çok ciddi bir çaba ortaya koydular. Elhamdülillah bu belki bizim için bir teselli kaynağı oldu. Bunun haricinde depremde yıkıntıların arasında bir kişiyi daha canlı çıkarabilir miyim diye insanüstü bir gayret ortaya koyan yerli yabancı bütün enkaz kaldırma veya arama kurtarma çalışmalarında görev alan herkese ben milletim adına bir kez daha teşekkür ediyorum. Sizlerin aracılığıyla bunu bir kez daha belirtmek isterim.” İfadelerini kullandı.

“Yardımlar devam etmeli, ama bunlar zamana yayılmalı”

HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, depremzedelere yapılacak yardımların uzun zamana yayılması gerektiğini belirterek: “Dünyadan yardımlar yağdı, memleketin her tarafından yardımlar geldi, şu hususun altını ben çizmek istiyorum; Belki ilk günlerde ihtiyaç fazlası dünyadan yardımlar yağdı memleketin her tarafından yardımlar geldi, belki ilk günlerde bazı kalemlerde ihtiyaç fazlası malzemeler geldi. Dün basında bir haber vardı. Özellikle ikinci el giysiler yakılmak suretiyle bir anlamda temizlendi, çok fazla gelmişti ve yetkililer de çağrı yapıyorlar, diyorlar ki eğer siz giyim eşyası gönderecekseniz lütfen kullanılmamış yeni şeyler alıp gönderin diye. Fazlalıklar ayak altında kalmıştı belki bir karışıklık da oluşturuyordu.  Gıda maddeleri ile ilgili ilk başlarda belki bazı ekmekler çöpe gitti. Ama şunu unutmamız lazım, bunun biraz zamana yayılacak bir şey olduğunu unutmayalım. İlk günlerde ihtiyaç fazlası ekmek gönderip daha sonra yine kendi ekmeğini pişiremeyecek ya da normale dönemeyecek olan şehirlerdeki kasabalardaki köylerdeki kardeşlerimizi unutmayalım. Bu yardımlar devam etmeli, ama bunlar zamana yayılmalı. Özellikle çabuk bayatlayacak, raf ömrü uzun olmayan şeyleri acele etmeyip bir süreç içerisinde bu yardımları göndermek lazım.”

“Yardımları, zamana yaymak suretiyle peyderpey göndermeye devam edin”

Yapılacak yardımların uzun bir zamana yayılması gerektiğini belirten Yapıcıoğlu: “Halen pek çok yerde sıcak yemek pişirilip vatandaşlara dağıtılıyor. Elbette o pişirilen gıdalar ambarlarda bir miktar birikmiş ama biz gezdiğimiz yerlerde şunu da gördük; bazı yerlerde o istiflenmiş ve stoklanmış toplanmış gıdaların sonu geldi, yani tükenme durumundalar. Yardım kuruluşları bu sıcak yemek dağıtımını sürdürebilmek için vatandaşın yardımına ihtiyaç hissediyorlar, buna da dikkat etmek lazım! Ben bütün hayırseverlere, yardım severlere burada bir çağrıda bulunmak istiyorum. Bir anda yüklenmek suretiyle değil, belki yapacağınız yardımları zamana yaymak suretiyle peyderpey lütfen göndermeye devam edin. Vatandaşlarımız daha büyük bir sıkıntı yaşamasınlar. Evet, yaraları birlikte sarmak zamanıdır. İnşallah şimdiye kadar iyi bir sınav verdi milletimiz, bundan sonra da bu yardımlar devam etsin.” şeklinde konuştu.

“Yararlar sarılıncaya kadar; elimizden gelen katkıyı yapmaya gayret sarf edeceğiz”

İlk günden itibaren depremzede vatandaşlarla bir arada olduklarını belirten Yapıcıoğlu: “Yani biz ne yapıyoruz. Biz ilk günden yapabileceğimiz şeyleri yapmaya çalıştık. Bütün kardeşlerimizi sahaya davet ettik, yardım çalışmalarına destek olmalarını, nerede neye ihtiyaç varsa elimizden geldiği kadar bunlara yardım etmeye çalıştık. 12 ayrı Genel Başkan Yardımcımızın riyasetinde, başkanlığında ekipler kurduk. Ve her bir bölgesini, her bir ilimizi hatta her bir ilçemizi ziyaret edip oradaki sorun ve sıkıntıları yerinde görmek; bizzat sarabileceğimiz yaraları sarmak için harekete geçtik. Kan bağışı çağrısında bulunduk, kardeş kuruluşlarla birlikte 100 binin üzerinde insana yemek dağıtma gayretimiz oldu, halen de devam ediyor. İnşallah elimizden geldiğince biz bu yardımları iletmeye devam edeceğiz. Ne kadar yapabilirsek, gücümüzün yettiği oranda bütün yaralar sarılıncaya kadar yeniden ayağa kalkıp hayat normale dönünceye kadar biz sahada olmaya ve elimizden gelen katkıyı yapmaya gayret sarf edeceğiz.” dedi.

“Gayemiz yapıcı bir şekilde eksiklikleri zamanında tespit etmek”

Depremin ilk gününden itibaren eksiklerin giderilmesi için büyük çaba sarf ettiklerini anımsatan Yapıcıoğlu: Peki bu yeter mi? bu yetmez! Yani sadece elinden gelen çabayı, yardımı sarf edip diğerlerini karalamak belki bu millete yapabilecek en büyük kötülüklerden bir tanesidir. Biz kendimiz yapabileceklerimizi bir yandan yaparken, öbür taraftan da belki bizi aşan, kamu kaynaklarıyla ancak yapılabilecek olan yardımlar veya yapılacak çalışmalarla ilgili olarak da eksiklikleri ve ihtiyaçları yerinde tespit edip ilgili makamlara iletmek konusunda da bir misyonu üstlendik. Ama bunu yaparken biz herhangi bir kurumu yıpratmak için ya da sırf şikayet etmiş olmak için yapmadık. Gayemiz yapıcı bir şekilde eksiklikleri zamanında tespit etmek, onları ilgililere iletmek ve o eksikliklerin giderilmesine bir katkı sunmaktı. Bundan sonra da bizim bakışımız, yaklaşımımız bu olacaktır.”  şeklinde konuştu.

“Gün kavga etmek günü değildir, gün birbirimizi yıpratmak günü değildir”

Depremden bu yana bazı siyasi çekişmelerin hiçbir faydasının olmadığını belirten Yapıcıoğlu: “Şimdi herhangi bir kurum üzerinden özellikle böyle afet zamanlarında kendisine büyük yük düşen kurumları yıpratmanın hiç kimseye bir faydası yoktur. Herhangi bir kurum veya herhangi bir resmi makam afet zamanında kendi üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemişse, eksik bırakmışsa ya da geç yapmışsa elbette onları zamanı geldiğinde tartışmak gerekir. Onu düzeltmek için de bazı çalışmalar, çabalar içerisine girmek gerekir. Fakat gün kavga etmek günü değildir, gün birbirimizi yıpratmak günü değildir. Özellikle bu çalışmaları koordine eden kişi veya kurumlar eğer bunların bir eksiği varsa bu eksikliğin giderilmesi için yapıcı eleştiriler elbette kabul edilebilir bir şeydir. Ama yıpratmak amacıyla eleştirileri yapmak doğru değildir. Varsa eksiklikler hep beraber o eksikliklere işaret edelim, bu eksikliklerin giderilmesi için bir çaba ortaya koyalım. Bizim yaklaşımımız budur, biz isim vererek bu yada şu kişi üzerinden tartışmak istemiyoruz. Ama inşaallah umuyoruz ve diliyoruz ki; herkes eleştirileri yapıcı bir şekilde yapsın ve sorunların giderilmesi amacına yönelik olsun eleştiriler. Yoksa böyle bir günde enkazlar henüz kaldırılmamışken, insanlar daha çadırların altında yaşıyorken, bazı temel ihtiyaç maddeleri tam anlamıyla herkese ulaşamamışken bundan siyasi rant elde etmeye çalışmak insanlık değildir.” İfadelerini kullandı.

Kaynak:GuneydoguGuncel