Diyarbakırlı gençler “Hamas’a Selam Direnişe Devam” sloganlarıyla Gazzeli kardeşleri için yürüdü

HÜDA PAR Diyarbakır Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından Bağlar ilçesinde “Filistinli Kardeşlerimiz İçin Gençler Yürüyor” programı düzenlendi.

Merkez Bağlar ilçesinin dört yol kavşağı, Şeyh Şamil Mahallesi ve Mevlana Halid Mahallesinde bir araya gelen gençler, üç koldan 5 Nisan Mahallesi Öğretmenler Caddesine doğru yürüyüşe geçti.

Tekbir ve sloganlar eşliğinde Öğretmenler Caddesinde buluşan gençler Hürriyet İlkokulu önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını Selahaddin Güler okudu.

“Gazze halkı, bizim birliğimize ve dirliğimize muhtaçtır”

Müslümanların ilk kıblesi, kadim İslam medeniyetimizin vazgeçilmez kutsalı olan Mescid-i Aksa ve Filistin direnişine sahip çıkmanın ahde vefanın bir gereği olduğunu belirten Güler, “Büyük Şeytan Amerika; kan emici, vampir İngiltere; bu iki zalim devletin yavru beslemesi olan katil terör devleti israil başta olmak üzere dünya üzerindeki bütün coğrafyalarda kan ve gözyaşının müsebbibi, işgalci emperyalist terör devletleridir. Tarih bir kez daha sözde insan hakları martavalları, uluslararası hukuk hezeyanları ile kandırılmaktadır. İnsanlık, sadece zalimden yana olan ‘birleşmiş milletler’ aldatmacasının gözleri önünde korkunç bir soykırıma tanıklık etmektedir.” dedi.

Müslümanların bölük pörçük oluşu zalime cesaret verdiğini söyleyen Güler, “Müslümanlar, tüm farklılıklarına rağmen bir olmaya her zamankinden daha çok muhtaçtırlar. Zalimlerce çepeçevre kuşatılan mazlum Gazze halkı, bizim birliğimize ve dirliğimize muhtaçtır. Her gün yüreği yana yana izlediğimiz Şehitler, sadece bir sayıdan ibaret değildir. Televizyon ekranlarında katledilişlerine tanıklık ettiğimiz bu mazlumlar kardeşlerimizdir. Sıcak yuvalarına bomba yağdırılan, katıksız sofralarına göz konulan, sokakları enkaza dönüştürülen, sevdiklerine dair geriye sadece acı bir tebessümü anı bıraktırılan, bedenlerine ölüm rüzgârı estirilen bu mazlum halkın feryadı artık vicdanları harekete geçirmez mi?” ifadelerini kullandı.

“Sizler, sorumluluğunun farkında olan umut ve hedef sahibi ashabın evlatlarısınız”

Diyarbakır’ın Müslüman gençleri olarak kardeşlerine karşı sorumluluğun ve vefanın bir gereği olarak meydanlarda olduklarını söyleyen Güler, “Ey genç kardeşlerim! Ey omuzlarında tarihin nice şanlı kıyamı yazılan genç Müslümanlar! Ey zaferlerin ve fetihlerin yolunu gözlediği genç yiğitler! Sizler, ‘Kudüs ve Mescid-i Aksa işgal altındayken ben nasıl gülebilirim’ diyen ceddimiz Selâhaddin-i Eyyûbi’nin kutlu yolunun varisleri, ‘Mektebinde şehadet olan bir milletin kaderinde esaret yoktur’ diyen Hüseyinlerin yarenleri, ‘Yakında bizim şanlı ölümlerimizi duyacaksınız, o zaman alınlarımızda şu yazılacak: Bizler direndik! İleri atıldık ve kaçmadık!’ diyen intifadanın piri Şeyh Ahmet Yasin’in kabul olmuş duasısınız.” şeklinde konuştu.

Güler, “Sizler, İslam davasının yirmi yaşında ümitle beklenilen gençleri; bunalım ve kimlik krizi yaşayan, zaaf ve acziyetlerin zalim çarkına yenik düşmüş, gayesiz, hedefsiz, idealsiz bir gençliğe inat, hakikat yolunun aydınlık çehreleri; Hazreti Peygamber Sallallahu Aleyhivesellemin’in terbiye mektebinin öğrencGülernden Bilal, Ammar ve Alilersiniz. Sizler; sorumluluğunun farkında olan, insanlık tarihinin gençlik idealine heyecan katan, umut ve hedef sahibi ashabın evlatlarısınız.” ifadelerine yer verdi.

“Gençlerimizin yüreğindeki cihad aşkı, bebekleri katleden korkakların yüzünde patlayacaktır”

Müslüman gençlerin Kudüs ve Mescid-i Aksa konusundaki cesareti, heyecanı ve hassasiyetinin aziz İslam davasını sevindirdiğini sözlerine ekleyen Güler, “Bir gün elbet menzilimiz Kudüs’e ve Mescid’i Aksa’ya varacak; Diyarbakır’ın kahraman yiğitleri, Gazze’nin yiğit mücahitleriyle birlikte lanetlenmiş siyonistlerle çarpışacak; yollar açılacak, Müslüman gençlerimizin yüreğindeki cihad aşkı, bebekleri katleden korkakların yüzünde patlayacaktır.” diye belirtti.

Her Müslüman gencin, Kudüs ve Mescid-i Aksa ile ilgili olarak yerine getirmesi gereken bazı sorumlulukları olduğunu hatırlatan Güler, şunları söyledi:

“Muhakkak ki Allah yolunda cihad etmek manevi bir olgunluk gerektirir. Her Müslüman genç kendisini manevi olarak yetiştirmelidir. O kutlu vakte kendini hazırlamalıdır. Cihat meydanının azığı şüphesiz ki yürekteki imandır.  ‘…Allah’ın kulları arasında O’ndan hakkıyla korkanlar, ancak âlimlerdir’ ayeti gereği her Müslüman genç ilim yolunda kendisini yetiştirmeli, Kur’an ayetlerini ezberleyerek yüreğini güçlendirmeli, hadislerle edeplenmeli ve ilmin olgunluğu ile vakar sahibi olmalıdır. Filistin davası ve tarihi süreci iyi kavranmalıdır. Mescid-i Aksa ve Kudüs davasının Müslümanlar için neden önemli olduğu iyi anlaşılmalıdır. Her Müslüman genç bu konuda ilmi okumalar yapıp etrafındaki bireyleri aydınlatmalıdır.”

“Kudüs’ün özgürlüğünün yolu, Müslümanların birliğinden ve İslami davanın güçlülüğünden geçer”

Güler, “Her platformda ve ortamda; okulda, evde ve sokakta; yakında veya uzakta, gerçek ve sosyal medya ortamında Kudüs davası ve Mescid-i Aksa mücadelesi anlatılmalı, Gazzeli Müslümanların mazlumiyetine dikkat çekilmeli, Müslüman gençlerin gündemi Kudüs olmalıdır. Her Müslüman genç özellikle de zalim ve barbar israilin ürünlerini boykot etmede hassas davranmalıdır. Dün olduğu gibi bugün de Kudüs’ün ve Mescid-i Aksa’nın özgürlüğünün yolu; Müslümanların birliğinden ve İslami davanın güçlülüğünden geçtiği unutulmamalıdır. Her Müslüman genç İslam davasına ses ve nefes olmalı, İslam davasının gücüne güç katmalıdır ki yollar Kudüs’e varabilsin.” dedi.

Konuşmasını noktalayan Güler, “Son olarak diyoruz ki, ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmeye çalışanlar, dün olduğu gibi bugün de tarihin karanlık sayfalarında kaybolmaya mahkûmdurlar. İzzet ve şeref ise ancak Allah’ın, Resulü’nün ve Müminler’indir. Kahrolsun İsrail! Kahrolsun büyük şeytan Amerika! Yaşasın Hamas’ın şanlı kıyamı! Zalimler için yaşasın Kassam’ın kahraman mücahitleri.” dedi.
Kaynak: Guneydoguguncel.Com