DEVA Partili Avşar: “Dolambaçlı yöntemlerle Anayasa’yı yok sayarak Meclisin yetkileri gasp edilemez”

DEVA Partili Avşar: “Dolambaçlı yöntemlerle Anayasa’yı yok sayarak Meclisin yetkileri gasp edilemez”

Konuşmasında, Mecelle’nin ‘usul esasa mukaddemdir’ sözünü hatırlatarak iktidarın usulsüz yasa yapma şeklini eleştiren Avşar, yasama yetkisinin nasıl gasp edildiğini, Meclisin nasıl devre dışı bırakıldığını ve Anayasa Mahkemesi kararlarının nasıl yok sayıldığını anlattı.

Avşar, bu yöntemin artık sistematik bir hale geldiğini, yasama yetkisinin tek bir kişinin kararına indirgendiğini, Meclisin, Anayasa’ya aykırı kararnameleri kitaba uydurma yeri olamayacağını, bu yöntemin Meclisi itibarsızlaştırdığını ve bununla milletvekilleri olarak mücadele ettiklerini belirtti……

‘Usul esasa mukaddemdir’

Söz konusu kanun teklifini iki açıdan değerlendiren Avşar, birincisinin olayı usul açısından değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, usulün esastan önce geldiğini ancak, hukuku bir araç olarak gören iktidarın yasa yapma usulü, Meclisin yetkilerini fiilen ortadan kaldırdığını belirtti.

‘Yasama yetkisi gasp edilmektedir’

Avşar, tartışılanın sadece bir kanun teklifi olmadığını, yasama yetkisinin nasıl gasp edildiğini, Meclisin nasıl devre dışı bırakıldığını ve Anayasa Mahkemesi kararlarının nasıl yok sayıldığının konuşulduğunu ifade etti. Bu yöntemin artık sistematik bir hale geldiğini söyleyen Avşar, “ÖnceCumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile hukuka aykırı bir düzenleme yapılır. Sonra Anayasa Mahkemesi bunu iptal eder. Ardından iktidar, iptal edilen düzenlemeyi küçük değişikliklerle veya olduğu gibi Meclise yasa teklifi olarak getirir” dedi……

‘Yasama yetkisi tek bir kişinin kararına indirgenemez’

Süreçle yasama yetkisinin tek bir kişinin kararlarına indirgendiğini belirten Avşar şu örnekleri verdi:

“Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda aynısını yaşadık. KOSGEB ile ilgili düzenlemelerde aynı yol izlendi. Baroların yapısının değiştirilmesinde aynı yöntem kullanıldı.”

TÜBİTAK içinde aynı yöntemin denendiğini aktaran Avşar, “Ve şimdi de TÜBİTAK gibi bilim ve teknolojide Türkiye’nin geleceğini belirleyen bir kurum bu yöntemle düzenlenmeye çalışılıyor” ifadelerini kullandı.

‘Teklifin 9 maddesinden 8’i AYM tarafından iptal edilen düzenlemelerdir’

Avşar, “Peki, yasaları Meclis mi yapıyor, yoksa Anayasa Mahkemesi iptal ettikçe hükümet mi geri getiriyor?” sorusunu yöneltti. “Bugün önümüzdeki torba kanunun 9 maddesinden 8’i, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen düzenlemelerin aynen tekrar Meclis’e getirilmesidir” dedi.

‘Bu yöntem, Meclisi itibarsızlaştırmaktadır’

Avşar, “Eğer yasaları burada tartışmayacaksak, eğer kararları tek bir kişi alıp, Anayasa Mahkemesi iptal ettikçe tekrar Meclis’e getiriyorsa, biz neden buradayız?” şeklinde konuştu.Avşar, torba kanunların yasama faaliyetlerini felç eden bir araç haline geldiğini, bu yöntemle yasalar hızla, tartışılmadan ve taraflar yeterince dinlenilmeden geçirildiğini, Meclisin sadece bir onay mercii olarak kullanıldığını belirtti.

2018’den bu yana onlarca Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin Anayasa Mahkemesinden döndüğünü ifade eden Avşar, “Sonuç olarak TBMM, 2024 yılında mesaisinin büyük bir kısmını iptal edilen maddeleri tekrar yasalaştırmak için harcamıştır” dedi.

‘Meclis, iktidarın hukuka aykırı düzenlemelerini yasalaştırma makinesi olmuştur’

Avşar, 2025 yılında da durumun farklı olmayacağını, Meclisin iktidarın hukuka aykırı düzenlemelerini yasalaştırma makinesi haline getirildiğini ve bunun asli yasama faaliyetlerinin engellenmesi ve halkın gerçek sorunlarının göz ardı edilmesi olduğunu belirtti.

‘Meclis, Anayasa’ya aykırı kararnameleri kitaba uydurma yeri olmuştur’

Avşar, bugün bu yüce Meclis, Anayasa’ya aykırı kararnameleri kitaba uydurma yeri haline getirildiğini ve bunun kabul edilebilir olmadığını söyledi.

Kaynak: Guneydoguguncel.Com​Read More

Diyar21Haber
Kandilli son depremler listesi için TIKLAYIN
AFAD son depremler listesi için TIKLAYIN
DEPREM iLE iLGiLi HABERLER

CANLI SKOR

a