“Biz Gazze’de sanki kıyameti yaşıyorduk” D21 Haber

sanki kıyameti yaşıyorduk

HÜDA PAR Kadın Kolları heyetinden Gazze’li doktora ziyaret:“Biz Gazze’de sanki kıyameti yaşıyorduk”

HÜDA PAR Diyarbakır Genç Kadın Kollarından oluşan bir heyet, siyonist terör çetesinin Gazze’de uyguladığı soykırımdan kurtulup memleketi Diyarbakır’a gelen Dr. Rukkiye Demir Salihiya’yı ziyaret ederek Gazze’deki zulmü ve dayanışma ruhunu yakından dinleyip son durum hakkında bilgi aldı.
Dr. Rukkiye Demir Salihiya, heyetle yapılan görüşmede, Gazze’de yaşanan vahşetin boyutlarına ve halkın acil yardım ihtiyacına vurgu yapıldı. Dr. Salihiya, işgalci terör çetenin Gazze’de yürüttüğü saldırıların sadece binaları değil, aynı zamanda masum insanların yaşamlarını da hedef aldığını, bu saldırıların sivil yerleşim birimlerini hedef alarak birçok aileyi yerinden ettiğini ve ölümlere neden olduğunu dile getirdi.

Ziyarette, Gazze’deki insanların yaşadığı zorluklara dikkat çekmek ve uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırmak için çalışma yapılması gerektiğini ifade eden Genç Kadın Kolları heyeti, Gazze’deki insanlara yardım eli uzatılması ve dünya kamuoyunun bu insanlık dramına duyarlılık göstermesi gerektiğinin altını çizdi.

“Biz Gazze’de sanki kıyameti yaşıyorduk”

Gazze’de doktor olarak görev yapan Salihiya, Gazze’de sadece terör çetesinin askerlerinin olmadığını, İngiltere ve ABD gibi ülkeleri ile NATO’nun Gazze’de askerlerinin olduğunu ifade etti.

Doktor Salihiya, sözlerine şu ifadeler ile devam etti;

“İsrail’i askerler bizim üzerimize köpekleri salıyordu. Hatta bir arkadaşım üzerimize salınan köpekler tarafından kolundan ısırılıp ciddi bir şekilde yaralandı. Ben askerler tarafından esir alındım. Askerler Türkiye vatandaşı olduğumu söyledim. Türkiye Konsolosluğu kendileri ile görüşüp beni ellerinden aldılar. Ama eşimi komutan ve direnişçi diye bırakmadılar. Eşim şuan israil zindanlarındadır. Biz Gazze’de sanki kıyameti yaşıyorduk. Şuan memleketimde olmam sanki başka bir gezegene gelmişim gibi geliyor bana.”

“Türkiye’de yapılan yürüyüş ve eylemleri izleyince, yalnız olmadığımızı hissedip teselli buluyorduk”

Müslümanların da ya da Müslüman ülkelerin bir an önce harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan Salihiya, “Biz Gazze’de iken Türkiye’deki yapılan yürüyüş ve eylemleri izleyince, o fotoğraf karelerini görünce yalnız olmadığımızı hissedip sesimiz oldukları için sevinip teselli buluyorduk. Kâfir topluluğu şuan orada nasıl soykırım yapıyorsa, biz Müslümanların da, Müslüman ülkelerin de bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Hiçbir şey yapamıyorsak en azından orada öldürülen bebekler, çocuklar, kadınlar ve insanlar için bir an önce harekete geçilip yapılan bu soykırımın bir an önce durdurulması gerekir.” dedi.

“Gazze’deki kadınların ve çocukların yaşadığı acıları unutmayacağız ve onların yanında olmaya devam edeceğiz”

Her zaman mazlumlardan yana olduklarını ifade eden heyet, Gazze’deki bebeklerin, kadınların, çocukların ve yaşlıların yaşadıkları acıları unutmayacaklarını ve her zaman onların yanında olmaya devam edeceklerini belirttiler.

Son olarak heyet, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;

“Bugün, HÜDA PAR Genç Kadın Kolları olarak, Gazze’deki soykırımda kurtulup memleketi Diyarbakır’a gelen Gazze’de yaşayıp orada hizmet vermiş olan Dr. Rukkiye Demir Salihiya’yı ziyaret ettik. Gazze’de yıllardır süregelen terör çetenin işgali ve baskısı, masum insanların yaşamlarını tehdit etmekte ve insani krize yol açmaktadır. Dr. Rukkiye Demir Salihiya’nın anlattıkları, bu acı gerçeği bir kez daha gözler önüne sermiştir. Gazze’deki kadınların ve çocukların yaşadığı acıları unutmayacağız ve onların yanında olmaya devam edeceğiz. Bizler, HÜDA PAR Genç Kadın Kolları olarak, Gazze’deki insanların yaşadığı zorluklara duyarlılık göstermek ve onlara destek olmak için Gazze’deki insanlara ve tüm mazlumlara yardım elini uzatmaya devam edeceğiz.” Kaynak:  GuneydoguGuncel

Resim eklemeleri Diyar21 Edit Tarafndan Yapilmistir..​

Hamas-İsrail savaşı nasıl başladı?

Bu sorunun cevabı oldukça karmaşıktır. Ancak, genel olarak Hamas-İsrail çatışmasının kökenleri, İsrail’in 1948’de kurulmasıyla başlar. İsrail’in kuruluşu, Filistin topraklarında yaşayan Arap halkı arasında büyük bir hoşnutsuzluğa neden oldu. Bu hoşnutsuzluk, zamanla Hamas gibi örgütlerin ortaya çıkmasına yol açtı. Hamas, İsrail’in Filistin topraklarını işgal etmesine ve Filistin halkına zulmetmesine karşı mücadele etmek amacıyla kuruldu. Bu nedenle, Hamas-İsrail savaşı, uzun yıllardır süregelen bir çatışmanın sonucudur. Ancak, savaşın tam olarak nasıl başladığına dair kesin bir tarih veya olay belirlemek zordur. Her iki taraf arasındaki gerilim ve çatışma, yıllar içinde birçok faktörün etkisiyle artmış ve devam etmiştir.

 

Hamas’ın İsrail ile savaşı nasıl başladı?

1. İsrail ve Hamas arasında savaş, uzun süredir devam eden siyasi ve toprak anlaşmazlıklardan kaynaklanmaktadır.
2. Hamas-İsrail savaşı, bölgedeki gerilim ve tansiyonun artmasıyla başlamıştır.
3. İsrail ile Hamas arasındaki savaş, taraflar arasında şiddetli çatışmaların patlak vermesi sonucu ortaya çıkmıştır.

 7 Ekim’de Hamas saldırısı nasıl başladı?

Bu sorunun cevabı, olayın detaylarına bağlı olarak değişebilir. Ancak genellikle Hamas’ın İsrail’e karşı gerçekleştirdiği saldırılar, çeşitli provokasyonlar veya gerilimler sonucunda başlamaktadır.

1. Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği saldırının arkasındaki nedenler, bölgedeki siyasi ve askeri dinamiklere bağlı olarak farklılık gösterebilir. Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırıları genellikle Filistin topraklarındaki işgal ve baskılara karşı bir tepki olarak gerçekleşmektedir.

2. Hamas saldırısının başlangıcıyla ilgili daha fazla detay ve arka plan bilgisi, bölgedeki siyasi analistler ve uzmanlar tarafından sağlanabilir. Ancak genel olarak, Hamas’ın İsrail‘e karşı gerçekleştirdiği saldırılar, bölgedeki karmaşık ve hassas siyasi durumun bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır.

Gazze’ye yönelik saldırılar

1. Gazze’ye yönelik saldırılar, son zamanlarda artan bir endişe kaynağı olmuştur. Bu saldırılar, bölgedeki insanların güvenliğini tehdit etmekte ve insani krizlere yol açmaktadır. Uluslararası toplumun bu duruma müdahale etmesi ve barışçıl çözümler bulunması gerekmektedir.

2. Gazze’ye yapılan saldırılar, bölgedeki gerilimi artırmaktadır. Bu saldırılar, sivil halkın yaşamını tehdit etmekte ve insani yardım faaliyetlerini engellemektedir. Uluslararası toplumun bu saldırılara karşı net bir duruş sergilemesi ve taraflar arasında diyalog ve müzakerelerin teşvik edilmesi önemlidir.

3. Gazze’ye yönelik saldırılar, bölgedeki istikrarı ve barışı tehdit etmektedir. Bu saldırılar, masum insanların hayatını kaybetmesine ve evlerinin yıkılmasına neden olmaktadır. Uluslararası toplumun bu durumu yakından takip etmesi ve taraflar arasında barışçıl bir çözüm bulunması için çaba sarf etmesi gerekmektedir.

 

Filistin hakkında bilgi

 

1. Filistin hakkında bilgi edinmek isterseniz, Orta Doğu’da bulunan bir bölge olduğunu söyleyebilirim. Filistin, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir geçmişe sahip olan bir yerdir. Bu bölge, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve çeşitli dini inançlara sahip insanların yaşadığı bir yer olmuştur.

2. Filistin, coğrafi olarak Ürdün Nehri’nin batısında yer alır ve İsrail ile sınırları bulunur. Bu bölge, Kudüs gibi kutsal şehirleri içerir ve bu nedenle İslam, Hristiyanlık ve Yahudilik gibi üç büyük din için önemli bir merkezdir. Filistin’in tarihinde, İsrail-Filistin çatışması gibi önemli olaylar da yer almaktadır.

3. Filistin’in ekonomisi tarım, sanayi ve turizme dayanmaktadır. Zeytin, üzüm, tahıl ve narenciye gibi tarım ürünleri bu bölgede yetişir. Ayrıca, el sanatları ve geleneksel ürünler de Filistin’in ekonomisine katkı sağlar. Turizm ise tarihi ve dini yerleri ziyaret eden turistlerin ilgisini çeker. Filistin’in kültürel mirası ve doğal güzellikleri, bu bölgeyi keşfetmek isteyenler için cazip bir seçenek haline getirir.

 

 

 

1. Filistin hakkında bilgi: Filistin, Orta Doğu’da bulunan bir bölgedir ve tarihi ve kültürel öneme sahiptir. Bu bölge, tarih boyunca çeşitli imparatorluklar tarafından yönetilmiştir ve pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Filistin, hem İslam, hem de Hristiyan ve Yahudi dini inançları için önemli kutsal yerlere ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca, Filistin, İsrail ile yaşanan uzun süredir devam eden bir anlaşmazlık ve çatışma ile de tanınır.

2. Filistin, kıyısı Akdeniz’e uzanan bir bölgedir ve Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs gibi farklı bölgelerden oluşur. Bu bölge, coğrafi ve jeopolitik olarak da önemli bir role sahiptir ve Orta Doğu barış sürecinde önemli bir odak noktasıdır. Filistin’de yaşayan insanlar, farklı kültürlere, dil ve dini inançlara sahiptir. Ancak, Filistin halkı, kendi devletlerini kurma ve topraklarını koruma konusunda uzun bir süredir mücadele etmektedir.

3. Filistin hakkında yapılan çalışmalar ve araştırmalar, bölgenin zengin tarihi ve kültürel mirasını ortaya çıkarmaktadır. Bu bölge tarihsel olarak ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle farklı medeniyetlerin etkisi altında kalmıştır. Filistin’deki yerleşimler, antik dönemlerden kalma kalıntılar ile doludur ve bu bölgede yapılan kazılar, geçmişin izlerini gün yüzüne çıkarmaktadır. Bu nedenle,

 

 

1. Filistin hakkında bilgi edinmek oldukça önemlidir. Orta Doğu coğrafyasında yer alan bu bölge, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Filistin’in kutsal sayılan şehirleri olan Kudüs, Beytüllahim ve Beytüşşebap gibi yerler, üç büyük din için de oldukça önemli bir konuma sahiptir. Bu nedenle Filistin’in tarihi, kültürel ve dini açıdan zengin bir geçmişe sahip olduğunu söyleyebiliriz.

2. Filistin toprakları, son yıllarda yaşanan siyasi çalkantılar ve çatışmalar sebebiyle dünya gündeminden hiç düşmeyen bir bölge haline gelmiştir. İsrail ile Filistin arasındaki uzun soluklu ihtilaflar, Filistin’in bağımsızlığı için verilen mücadeleler ve bölgede yaşanan insan hakları ihlalleri konuları uluslararası tartışmalara neden olmaktadır. Dolayısıyla Filistin hakkında bilgi sahibi olmak, bireylerin dünya siyasetini ve insan hakları konularını daha iyi anlamalarını sağlayacaktır.

3. Filistin’in jeopolitik konumu, doğal kaynakları ve insanların yaşam koşulları gibi konular da başta BM olmak üzere tüm dünya devletleri için önemli bir odak noktası olmaya devam etmektedir. Filistin halkının yaşadığı zorluklar, göç nedenleri ve mülteci sorunu da dünya genelinde insan hakları savunucularının ve yardım kuruluşlarının dikkatini çekmektedir.

 

 

1. Filistin hakkında bilgi edinmek isterseniz, bu Orta Doğu’da yer alan bir bölge ve ülke ile ilgili önemli detayları içerir. Filistin, İsrail ile çevrili bir coğrafi alana sahip ve tarihi, kültürel ve politik olarak büyük bir öneme sahiptir. Bu bölge aynı zamanda tarihsel olarak önemli yerlerden bazılarına da ev sahipliği yapmaktadır.

2. Filistin, Yahudilerin dini ve tarihi mirasının önemli bir parçası olan Kudüs şehrine ev sahipliği yapmaktadır. Bu nedenle, İsrail-Filistin çatışması hala devam etmektedir ve bu konu dünya genelinde büyük bir dikkat çekmektedir. Filistin’in başkenti olarak kabul edilen Doğu Kudüs, hem İsrail hem de Filistin devletinin başkenti olarak talep edilmektedir.

3. Filistin’in tarihi, yerel halkın topraklarını, kültürlerini ve kimliklerini koruma mücadelesiyle şekillenir. Yapılan arkeolojik kazılar, bu bölgenin binlerce yıl öncesine dayanan zengin bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir. Ayrıca Filistin, birçok turistik cazibe merkezine de ev sahipliği yapmaktadır. Örneğin, Beytüllahim’de Hristiyanlar için önemli bir dini mekan olan İsa’nın doğum yeri bulunmaktadır. Tüm bu bilgiler, Filistin hakkında daha fazla bilgi edinmek için başlangıç noktaları olarak kullanılabilir.

Diyar21Haber

 

Kandilli son depremler listesi için TIKLAYIN
AFAD son depremler listesi için TIKLAYIN
DEPREM iLE iLGiLi HABERLER

CANLI SKOR