Başıboş sokak köpekleri 33 kişiyi öldürdü!
Başıboş sokak köpekleri 33 kişiyi öldürdü!
Güvenli Sokaklar Derneği Batman İl Temsilcisi Yasin Emrak, basın açıklaması yaparak 2022 yılında başıboş köpek saldırılarının oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Sokak köpeklerinin oluşturduğu tehdidin her geçen gün artarak devam ettiğine işaret eden Emrak, mezarlıklar, parklar, sokaklar, cami ve hastane bahçeleri, gezinti ve benzeri alanların başıboş köpeklerin işgali altında olduğunu ifade etti.
Başıboş köpeklerin insanlığa ve ekosisteme olumlu hiçbir katkısının olmadığını dile getiren Emrak, başta kuduz, kist hidatik ve parazitler olmak üzere sayısız hastalık başıboş köpeklerin taşıyıcılığıyla hızla yayıldığı uyarısında bulundu.
Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde bu derece bir başıboşluğa müsaade edilmediğini vurgulayan Emrak, yetkilileri bu soruna acilen bir çözüm bulmaya çağırdı.
Emrak, “2022 yılında basına yansıdığı kadarıyla 33 vatandaşımız köpek saldırılarında hayatını kaybetmiştir. Maalesef resmi kurumlar bu konuda bir rapor yayınlamadığı veya belki de bunların sayısını kayıt altına almadığı için sayıyı net olarak bilemiyoruz.” dedi.
Yasin Emrak
“Kendilerini besleyenlere dahi saldırıyorlar”
Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkede her yıl 300 bine yakın kuduz riskli temas (ısırma) olduğu ve bunun büyük bir kısmının da başıboş köpeklerce gerçekleştiğini belirten Emrak, şöyle devam etti:
“Bazılarının iddia ettiği gibi çoğu köpek saldırısı açlıktan veya kısırlaştırma ilgili değildir, hatta tam aksine akademik çalışma uzmanlarca yayınlanmıştır. Çoğunlukla saldırganlıkları içgüdülerinin sonucu olarak gerçekleşmektedir. Bunlara dair çok sayıda gözlem ve saldırıların video kayıtları da bulunmaktadır. Hatta kendilerini besleyenlere dahi o esnada saldırdıkları bilinmektedir.”
“Evlatlarımız köpek saldırılarında canlı canlı yenilerek, parçalanarak ölmekte”
“Maalesef ‘hayvanseverlik’ maskesiyle insanların duyguları ve cepleri sömürülmektedir” diyen Emrak, “Çoğaldıkça çeteleşip sürü halinde insanlara saldırdıkları olaylar günden güne daha da artmaktadır. Saldırılar çoğu zaman çocuk, kadın, yaşlı ve engelliler gibi savunmasız insanlara yönelmektedir. Evlatlarımız köpek saldırılarında canlı canlı yenilerek, parçalanarak ölmekte, yaralanmakta ve sakatlanmaktadır. Köpek saldırılarından kaçıp araç altında kalan çocuklar dahi maalesef köpek sever lobiler tarafından suçlanmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“Sayısız hastalık başıboş köpeklerin taşıyıcılığıyla hızla yayılmaktadır”
Mezarlıklar, parklar, sokaklar, cami ve hastane bahçeleri, gezinti ve benzeri alanların başıboş köpeklerin işgali altında olduğunu aktaran Emrak, “Bu durum çocukları parklarda, bahçelerde oynamaktan, yetişkinleri sporlarını ve ihtiyaçlarını karşılamaktan alıkoymakta, hayatlarını kısıtlamasına ve işgücü kaybına neden olmaktadır. Özel eğitimli görev köpekleri dışında kalan başıboş köpeklerin insanlığa ve ekosisteme olumlu hiçbir katkıları olmadığı halde yapılan beslemelerle popülasyonları diğer canlılara nazaran aşırı şekilde çoğaltılmış ve hem insanlar, hem de yabani hayata zarar verir hale gelmiştir. Başta kuduz, kist hidatik ve parazitler olmak üzere sayısız hastalık başıboş köpeklerin taşıyıcılığıyla hızla yayılmaktadır.” diye konuştu.
“Halk sağlığı için gerekli tedbirler alınmalıdır”
Köpekleri beslemek için çoğu zaman kümes hayvanlarının feda edildiğini dile getiren Emrak, şunları söyledi:
“Çok sayıda köpeğin kötü şartlarda ve sokaklarda yaşamak zorunda bırakılması ve bunlar için başka hayvanları feda etmenin adı hayvanseverlik olamaz. Ayıların sokaklarda başıboş dolaşması ne kadar yanlış ise köpeklerin de dolaşması o derece yanlıştır. Halk sağlığı için kamu kurumları gerekli tedbirleri almak zorundadır. Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde bu derece bir başıboşluğa müsaade edilmemiştir. Oradaki uygulamalara bakıldığında ülkemizde uygulanan yöntemlerin yanlış olduğu görülecektir.
İnsanlığa ve doğaya zarar veren başıboş köpeklerin sokaklardaki varlığını savunmanın mantıklı bir tarafı yoktur. Bu nedenlerle en kısa sürede bu soruna devletin el atacağına ve gerekli çözümü üreteceğine inanmak istiyoruz.”
Köpeklerin saldırısında yaralanan Duygu yaşananları anlattı
İzmit’te evinin önündeki durakta arkadaşını bekleyen Duygu Yaren Dönmez, 7-8 köpeğin saldırısına uğradı. Vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan Dönmez, bu tür olumsuzlukların yaşanmaması için önlemler alınması gerektiğini belirtti.
Yuvam Akarca Mahallesi’nde yaşayan Duygu Yaren Dönmez, 16 Kasım günü arkadaşını beklemek için evinin önündeki durağa geldi. Burada Dönmez, 7- 8 sokak köpeğinin saldırısına uğradı. Çevredeki bir kişinin ve arkadaşının yardımıyla kurtulan Dönmez, sağ ayağı ağırlıklı olmak üzere vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandı. Saldırıya uğradığı köpeklerin küpesiz ve kayıt dışı olması nedeniyle tedaviye başlayan Dönmez, tetanos ve kuduz aşıları yaptırdı.
Fiziksel yaralanmanın yanı sıra psikolojik olarak da olumsuz etkilendiğini belirten Duygu Yaren Dönmez, kendisinin de bir hayvansever olmasına ve düzenli olarak sokak köpeklerini beslemesine rağmen travma yaşadığını ifade ederek, “16 Kasım günü işe gitmek için evden çıktım yol üzerinde arkadaşımı bekliyordum, köpekler bana doğru koşmaya başladı kaçmadım, sonuçta köpek ne yapabilir diye düşündüm. 7-8 köpek vardı bana doğru koştular, kaçarsam bu sefer tahrik olur, kovalarlar dedim. Yavaş yavaş yürüyünce arkamı dönmemle bir tane köpeğin patisini üzerimde hissettim. Üstüme atladı, diğeri sağ ayak bileğimden aşağı çekti beni. Zaten ben yere düştüm. Üstüme geldiler, biri yüzümü ısırmaya çalıştı. Ben de elimle yüzümü kapattım. Diğer köpeklerden biri sağ ayağımı ısırdı. Kolumu ısırmaya çalıştılar ama üzerimde şişme mont vardı, sürekli pati attılar. Baya cebelleştik. Ayağa kalkamadım, bacağımdan kan akıyordu. Arkadaşımı aradım, yardım istedim. O sırada bana doğru bir çocuk geldi, bana yardım etmek istedi. Köpekler yeniden geldi, daha sonra beni almaya gelecek olan arkadaşım geldi ve kornaya basınca köpekler öyle gitti” diye konuştu.
‘İŞE GİDERKEN BİLE BABAMI VEYA ANNEMİ BEKLİYORUM’
Tedavisi süren Duygu Yaren Dönmez, olayın ardından hastaneye gittiklerini ve müdahalede bulunulduğunu anlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Tetanos ve kuduz aşısı oldum. 5 doz aşı olmam gerekiyor. Benim dile getirmek istediğim şey, her gün, herkes, bir sürü çocuk dışarıda. Ben de hayvanseverim, hayvanlara bir şey olmasını asla istemem. Kedi, köpek besleyen, aç kalmalarını istemeyen biriyim ama bu olumsuz durumların yaşanmasını engellemek gerekiyor. Gerekirse hayvanlar barınağa alınmalı, barınakta da hayvanlara ne kadar iyi bakılıyor bilmiyorum ama gerekirse kısırlaştırılmaları, aşıları tam olarak yapılmalı. Yetkililer bu konu hakkında daha da hassasiyet gösterebilir. Çünkü bu bende bir travma oldu. İşe giderken bile babamı veya annemi bekliyorum. Yolda yürürken köpek havlaması duyunca elim ayağım boşalıyor.”
‘KÖPEKLERİ ÇİĞ ETLE BESLEDİKLERİNE ŞAHİT OLDUM’
Sokaktaki köpeklerin zaman zaman çevredekilerce çiğ etle beslendiğini, bunun da hayvanların vahşileşmesinde önemli bir etken olduğunu söyleyen Dönmez, “Önceden yakın arkadaşımın köpeğiyle sarılıp fotoğraf falan çekerdik, onu bile gördüğümde irkiliyorum artık. Bu travmanın diğer insanlarda olmasını istemiyorum. Özellikle çocuklarda. Hayvanlar ve çocukların çok güzel bir iletişimi var ama bizim mahalledeki çocuklar şu anda hayvanlardan çok korkuyor ve parkta oynamak bile istemiyor. Bu konuda daha fazla hassasiyet gösterilirse hem benim yaşadığımı başka insanlar yaşamaz hem de hayvanlar ve insanlar arasında kopukluk olmaz, kimsenin canı da yanmaz. Olayın yaşandığı yerde bulunan köpeklere mama verilmesi gerekiyor ama birkaç kez çiğ etle beslendiklerine şahit oldum. Böyle yaparlarsa her hayvan vahşileşir, insan bile çiğ et yese o bile vahşileşir. Bu konuda bir tedbir alınmalı” dedi.
Türkiye’de Köpek saldırılarıTürkiye’de Başıboş köpek saldırıları her geçen gün çoğalırken, SONDAKIKA VE EKIBIcinayetleri örtbas etmeyemi çalışıyorGERÇEKLER, RAKAMLAR, KÖPEKLER KONUSUNDAKİ YANLIŞ ALGILAR VE DOĞRULARI1-Yılda 200 binden fazla insan köpekler tarafından saldırıya uğruyor. Çeşitli uzuvları kopuyor, ameliyatlar sonucunda uzun tedaviler görüp duygusal ve fiziksel acılar yaşıyorlar. 2-Belediyeler tamamen duyarsız. Sizin çağrınız üzerine göstermelik bir iki belediye “barınak yaptık” filan dedi ama ortada hiçbir faaliyet ve icraat yok. 3-Muhalefet ise sanki inadına başka bir yol izliyor. Barınak yapması beklenen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer “artan süt fiyatları” nedeniyle “Süt kuzusu” projesi kapsamında çocuklara 5 aydan beri süt dağıtımı yapmayı keserken, başıboş sokak köpeklerinin YEM ihalesine 3,7 milyon lira veriyor. 4- Kuduz aşılarının devlete maliyeti milyarlarla ölçülüyor. “KISIRLAŞTIRILMIŞ KÖPEK SALDIRMAZ” YALANI!5-Tersine saldırır. Hatta saldıran köpeklerin birçoğu küpeli! Tam tersine kısırlığın davranış bozukluğu oluşturup saldırganlığı tetikleyeceği belirtilmekte. National Library of Medicine’de yayınlanan bir adli tıp makalesinde başıboş sokak köpeklerinin durduk yere ve sebepsiz saldırdığı ve ÇOCUKLARI KOLAY BİR AV OLARAK GÖRDÜĞÜ tespitine yer verilmekte. AÇ KALDIKLARI İÇİN SALDIRDIKLARI YALANI!6- Yapılan araştırmalara göre sabit bir yiyecek kaynağının bulunduğu yeri tespit eden köpekler burada sürü hâlinde yaşarlar ve orayı mesken olarak tutarlar. Bu durumda orayı bölgeleri hâline getirip, alanlarından geçen herkesi içgüdüsel olarak tehdit olarak görmeye başlarlar. İnsanlar, kediler, diğer hayvanlar, arabalar, bisikletler, her şey ve herkes… Bu davranış BÖLGESEL SALDIRGANLIK olarak adlandırılır. “KÖTÜ MUAMELE GÖREN SALDIRGANDIR” PALAVRASI!7- Bu inancın kaynağı Anthropomorphism olarak tanımlanan “insan niteliklerini başka canlılara aktarma, onlarda da bu niteliklerin olduğunu varsayma” yanılgısı. Köpekler doğadaki diğer vahşi hayvanlar gibi zayıfa saldırır, tehlikeden kaçarlar ve şiddet gördükleri insanlardan kaçarlar. “SALDIRIYORSA MUTLAKA BİR SEBEBİ VARDIR” YALANI!8-Oysa yırtıcı saldırganlık olarak adlandırılan ve köpekler dâhil tüm hayvanlarda bulunan içgüdü, özellikle sürü hâline gelmiş köpeklerin hiçbir gerekçe yokken de saldırmasını tetikleyebiliyor. Bunu bir çeşit AV PROVASI olarak niteleyebilirsiniz. Köpekler açlıktan tamamen bağımsız olarak küçük çocuklar ya da kediler gibi hareket eden her şeye tamamen SALDIRMA AMAÇLI olarak saldırabilirler. “İNSANLAR KÖPEKLERE NASIL DAVRANMASI GEREKTİĞİNİ BİLİRSE KÖPEKLER SALDIRMAZ” YALANI!9- Yine National Library of Medicin’de çıkan bir makale köpek saldırıları için çocuklara verilen eğitimin hiçbir işe yaramadığını ortaya koyuyor. Ayrıca hiç kimse köpeklerin psikolojilerini çözmek, dışarı çıktığında kendini köpeklere göre ayarlamak ve saldırıya uğrama kaygısıyla yaşamak zorunda değil. Çocuklar özellikle. Bazı sanatçılar korunaklı sitelerde böyle tehlikelerle karşılaşmadıkları için kolayca “Başıboş sokak köpekleri” taraftarlığı üzerinden prim yapabiliyor. Köpek dernekleri de keza öyle çok güçlü şekilde seslerini mama lobilerinin desteğiyle duyurabiliyor ama gerçek halk ve mağdurların yaşadıklarında…
SONDAKIKA VE TAYFALARI ,(iMKANSIZ OLAN) HUKUMETIMIZI VE SAVCILARIMIZI KONTROL ALTINA ALMAYAMI ÇALIŞIYORLAR ?????? O KAMEREMAN KONYADA`KI OLAYDA ICERI NASIL GIRDI, YILLAR ONCEKI MUSLUM GUNDUZ OLAYINA COK BENZIYOR DIMI ?? >>BIZ YEMEYIZ BUNU<<
DIYAR21 EKIBI ,YENi PLANLARINI DESIFRE EDIYOR
|
Kandilli son depremler listesi için TIKLAYIN
AFAD son depremler listesi için TIKLAYIN
DEPREM iLE iLGiLi HABERLER
CANLI SKOR