Çanakkale deprem bölgesi mi? Çanakkale’de fay hattı var mı? Çanakkale kaçıncı derece deprem bölgesi? D21 Haber
10 ay ÖnceÇanakkale deprem bölgesi mi? Çanakkale deprem haritası
Çanakkale deprem bölgesi mi? Çanakkale deprem haritası
Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremin ardından sarsıntılar devam ediyor. Yaşanan depremin ardından Çanakkale’nin deprem bölgesi olup olmadığı merak konusu oldu. Arama motorlarında Çanakkale’nin deprem bölgesi olup olmadığını sorgulanıyor.
Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremin ardından sarsıntılar devam ediyor. Yaşanan depremin ardından Çanakkale’nin deprem bölgesi olup olmadığı merak konusu oldu. Arama motorlarında Çanakkale’nin deprem bölgesi olup olmadığını sorgulanıyor. Peki Çanakkale deprem bölgesi mi? Çanakkale’de deprem olur mu? İşte detaylar…
Çanakkale’de Çan-Biga fay hattı riskli bölgeler arasında yer almakta. Çanakkale İli Deprem Haritasında, Çanakkale il ve ilçelerinin içinde bulundukları deprem kuşakları, aktif fay hatları, risk bölgeleri gösterilmektedir. Ayvacık, Bayramiç, Biga, Bozcaada, Çan, Eceabat, Ezine, Gelibolu, Gökçeada, Lapseki ve Yenice ilçeleri birinci dereceden deprem kuşağında yer almakta.
Prof. Dr. Perinçek Çanakkale depremine ilişkin olarak “Depremin Karabiga-Biga-Erdek tarafına yönelmesi, Çan’daki fayı tetikleyecek anlamına geliyor. Bu depremin ve Marmara’daki fayların üzerinde durmamın nedeni de o. Eninde sonunda gelecek Çan’daki fayı kıracak, Bayramiç’in güneyindeki Evciler fayını kıracak diye düşünüyorum. Veya Biga civarındaki fayları kıracak, o faylara da Biga-Çan Fay Zonu diyoruz. Orada birkaç tane fay var, ama en büyük fay Evciler fayı. Yaklaşık 45 kilometre. Buradaki fayların boyutları, 5-45 kilometre arasında değişiyor. Fayın boyu ne kadar uzunsa, yaratacağı deprem de o kadar büyük oluyor.” dedi.
Çanakkale’de fay hattı var mı? Çanakkale kaçıncı derece deprem bölgesi?
Haberler Haberleri
Çanakkale’de meydana gelen 4,6 büyüklüğündeki depremin ardından Çanakkale’den fay hattı geçiyor mu, soruları hız kazandı. Çanakkale deprem risk haritası ile ilgili detaylar merak konusu oldu. Peki, Çanakkale’de fay hattı var mı? Çanakkale deprem bölgesi mi? Çanakkale kaçıncı derece deprem bölgesi? Çanakkale zemini depreme dayanıklı mı? Tüm merak edilenler haberimizde.
Son dakika haberine göre Çanakkale’de 4.6 büyüklüğünde deprem yaşandı. İstanbul ve çevre illerde de hissedildi. Yaşanan depremin ardından, Çanakkale deprem bölgesi mi, fay hattı geçiyor mu, soruları arama motorlarında sorgulanıyor. Peki, Çanakkale’de fay hattı var mı? Çanakkale kaçıncı derece deprem bölgesi? Çanakkale zemini depreme dayanıklı mı?
ÇANAKKALE’DE FAY HATTI VAR MI?
Çanakkale il sınırları içerisinde Saroz-Gaziköy Fayı, Anafarta Fayları, Etili Fayı, Çan-Biga FayZonu, Sarıköy Fayı, Yenice-Gönen Fayı, Evciler Fayı, Pazarköy Fayı ve Edremit Fayı yeralmaktadır. Çanakkale’nin Çan ve Yenice ilçeleri aynı zamanda fay hattı üzerinde bulunan iki ilçe arasında yer alıyor. Ege Bölgesi’ndeki Bakırçay, Gediz, Küçük ve Büyük Menderes çöküntü ovaları boyunca uzanan bazı diri fay hatları bulunmaktadır. Söz konusu fayların aktifliği, depremler ve aletsel verilerle kanıtlanmıştır.
ÇANAKKALE KAÇINCI DERECE DEPREM BÖLGESİ?
Çanakkale 1. Derece deprem bölgesine dahildir. Çanakkale ili ve ilçelerinin tamamı 1996 yılında Mülga T.C. Bayındırlık ve İskan BakanlığıAfet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan Deprem Bölgeleri Haritasında 1. derece deprem Bölgesi içerisinde yer almaktadır. Bu kapsamda, Çanakkale’nin büyük kısmı deprem konusunda en kötü zemin olarak bilinen alüvyon zemin üzerinde yayılmaktadır.
Türkiye’de kaç deprem fay hattı var? Deprem riski olan bölgeler.. Türkiye deprem haritası – Fay hatları haritası
Türkiye, Kuzey Andaolu Fay Hattı (KAF), Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) ve içerisinde birçok fayı barındıran Batı Anadolu Fay Hattı (BAF) olmak üzere 3 hattın üzerinde yer alıyor. İstanbul’u da kapsayan KAF, dünyanın en hızlı ve aktif faylarındandır. İşte, Türkiye’de kaç deprem fay hattı var? Deprem riski olan bölgeler.. Türkiye deprem haritası – Fay hatları haritası
Saroz Körfezi’nden başlayan KAF, Marmara Denizi, Sapanca Gölü, Adapazarı, Tosya ve Erzincan üzerinden Van Gölü kuzeyine kadar uzanır. Dünyanın en hızlı hareket eden ve en aktif sağ-yanal atımlı faylarından biridir.
KAF sistemi, Anadolu Levhası’nın, güneyde Arap Levhası ve kuzeyde Avrasya Levhası’nın arasında kalması ve bu sebeple batıya doğru açılma şeklinde hızla hareket etmesi sebebiyle yüksek sismik aktivite göstermektedir.
Yaklaşık Van Gölünden Saros Körfezine kadar tüm kuzey Anadolu’yu keser. Tek bir faydan oluşmaz, pek çok parçadan oluşan fay zonudur. Fay hattında; parçalanmış-ezilmiş kayaçlar, soğuk ve sıcak su kaynakları, gölcükler, traverten oluşumları, genç volkan konilerine rastlanır.
DAF, Hatay grabeninden başlayarak, K. Maraş, Adıyaman, Malatya ve Elazığ ovalarından geçerek Bingöl’e kadar sokulur. Ölü Deniz Çatlağı’nın kuzey sonunda Maraş Üçlü Bitişme’sinden başlayarak kuzeydoğu istikametinde işler ve Karlıova Üçlü Bitişme’sinde sona erer ki burada Kuzey Anadolu Fay Hattı ile buluşur.
Anadolu’nun batısında doğu-batı uzanışlı, kuzeyden-güneye doğru sıralanan hattıdır ve içerisinde birçok fayı barındırır.
Türkiye’deki depremlerin iki ana nedeni vardır. Birincisi, Atlas Okyanusu’nun ortalarındaki okyanus ortası sırtının genişlemesidir. Bu genişleme Afrika levhasını kuzeydoğu yönünde hareket ettirir. Afrika, Akdeniz altında Anadolu Levhası ile çarpışarak altına dalmaktadır.
Anadolu depreminin ikinci ana nedeni Kızıldeniz ortasındaki okyanus tabanı yayılmasıdır. Bu hareket Arap Levhasını kuzey yönünde hareket ettirmekte, Doğu Anadolu Fayında yoğun depremselliğe neden olmaktadır. Afrika Levhasının kuzey kenarındaki okyanusal kabuk bu sıkışarak Anadolu ve Ege’nin altına dalarak batıyor. Bu dalma sırasında Batı Anadolu’ya çekme kuvveti uygular. Arap Levhasının baskısıyla Kuzey Anadolu Fayı boyunca batıya doğru itilen Anadolu Levhası batıda sıkışmaya sebep olur. Batı Anadolu’da GGB-KKD yönünde yılda 15 mm/yıl genişleme oluşur. Bu olay depremlere ve grabenlerin oluşumuna neden olur.
Batı Anadolu Fay Hattındaki faylar şöyle:
1.Fethiye-Burdur Fayı
2.Gökova grabeni
3.Knidos (Cumalı, Yakköy) Fayı
4.Büyük Menderes Grabeni
5.Yavansu fayı
6.Küçük Menderes Fayı
7.Gediz Grabeni
8.Simav Grabeni
9.Eskişehir Fayı
Kaynak: https://www.haberler.com/haberler/turkiye-de-kac-deprem-fay-hatti-var-deprem-riski-14541658-haberi/
Depremi Önceden Anlayabilir miyiz?
Uzmanlar büyük depremin yaklaştığını ifade ediyor ancak depremin ne zaman olacağı bilinmiyor. Peki deprem önceden haber verir mi?
Depremi Önceden Anlayabilir miyiz?
Bilim adamlarının sürekli olarak ayrılığa düştükleri bu konuda kimleri “deprem önceden anlaşılmaz!” derken kimileri ise “deprem önceden anlaşılabilir!” kanısında bulunuyor. Peki deprem önceden haber verir mi?
İşte depremi önceden anlayabileceğimiz ip uçları;
Geçmiş yıllarda büyük kayıpların yaşandığı birçok deprem öncesinde doğadaki değişimler ve hayvanların havadaki iyon karışımı ya da elektromanyetik alandaki değişmeler veya yeryüzündeki çatlaklardan sızan gazların kokuları bazı hayvanlar tarafından algılanabilmektedir. Hayvanlar deprem öncesinde meydana gelen bu belirtilere karşı insanlara göre daha hassastır.
Ekonomist Dergisi’nin 16-22 Temmuz 2000 tarihli 2000/09 nüshasında, Prof. Dr. Ahmet Ercan’ın depremin önceden bilinmesine yardımcı olan göstergeler üzerine yaptığı araştırmaya göre, depremi önceden haber veren tam 57 farklı gösterge var.
Hayvanlar ve Böcekler (1 saat – 3 gün öncesi belirti gösterir)
- Karıncalar, yakında bir deprem olacağı zaman yuvalarından çıkarlar.
- İpek böcekleri, bu dönemlerde arka arkaya dizilirler.
- Tavşan ve fareler sürekli olarak direklere tırmanmaya çalışırlar ve yere inmek istemezler.
- Domuzlar ise toprağı delicesine eşelerken tepelere hızla tırmanırlar.
- Kediler, kapalı ortamlara kaçarak bidon veya kutuların içine saklanırlar ve titreme halinde olurlar.
- Köpekler, korkularını sürekli havlayarak belirtirler.
- Eşek, inek ve atlar tasmalarını koparmaya ve ahırlarından çıkmaya çalışırlar.
- Balıklar, göl ya da deniz tabanının ısınmasıyla yüzeye yakın yüzmeye başlar ve yılan balıkları ise ortadan kaybolur.
- Ördek kaz ve kuğu göle girmek istemezken gölde olanların ise ölebildikleri belirtilmiştir.
- Yengeçler ise sürekli olarak kumsalda dolaşmaya başlarlar.
- Martılar ise çember oluşturarak uçarlar.
Atmosferdeki Değişim (1 Saat- 1 Hafta Öncesi Belirti Göstermeye Başlar)
- Kasvetli bir hava oluşur ve hava sıcaklığı yükselir.
- Güneşin doğuşundaki ve batışındaki gibi ışık huzmeleri meydana gelir.
- Açık havada depremin meydana geleceği noktada bulutlanma oluşur.
- Açık havada yeşil, mavi ve siyahın egemen olduğu kısa gökkuşakları meydana gelir.
- Parlak bir gökyüzü ile birlikte yıldızlar çoğalarak sanki yeryüzüne daha yakın bir konumdaymış gibi görünür.
- Yıldırım olarak adlandırılan olağan dışı kırmızı, mor, yeşili, mavi ve pembe oluşumlar görülür.
- Gökyüzünde yanan bir alev topuna benzer görüntüler oluşabilir.
- Yeraltından anlam verilemeyen uğultular duyulur.
Deniz ve Gölde Meydana Gelen Değişiklikler (1 Saat- 2 Hafta Öncesi Belirti Gösterir)
- Bir iki hafta öncesinde deniz suları yükselerek kıyıları su basar.
- 1 ile 5 saat öncesi ise daha önce yükselen sular geri çekilir.
- Kimi denizler çarşaf gibi dalgasız olurken, kimi denizlerde ise yoğun dalgalanma görülür.
- Göllerde ve denizlerde hava kabarcıkları meydana gelir.
- Isınan deniz tabanı nedeniyle suyun sıcaklığı yükselir.
Bitkiler ve Ağaçlar
- Ağaçlardaki çiçek açma ve meyve verme durumları normalinden daha erken bir sürede meydana gelir.
- Otların ve ağaçların dalları yanar veya yüzeyleri kızarır.
- Küstüm çiçeği olarak bilinen mimoza çiçeği deprem öncesi gündüz, pörsümeye başlar.
Yeraltı Suları
- Su veriminde 1-4 litrelik artış meydana gelir.
- Su basıncında 1 – 1,5 barlık artış meydana gelir.
- Su sıcaklığı normalinden 1-2 derece artış gösterir.
- Dere sularında kesilme, kuruma veya çoğalma görülür.
- Sudan çürük yumurta veya kükürt kokusu gelir.
- Suyun tadı normaline göre acılaşır veya tatlılaşır.
- 1-2 hafta öncesi yeni kaynaklar meydana gelirken var olan kaynaklarda kuruma görülür.
- Sudaki karbondioksit, metan ve radon gazında artış görülür.
- Suyun kimyası değişir. İletkenlik, radon, civa, helyum, karbondioksit artışı meydana gelir.
Büyük Marmara Depremi 2 Ağustosta Sinyal Vermişti
Marmara’yı sarsan büyük 17 Ağustos 1999 depreminin, 2 Ağustos tarihinde sinyal verdiği ortaya çıktı.
Yalova/Termal Kaymakamı Kasım Esen, 2 Ağustos 1999 tarihinde Termal Kaplıcaları’ndaki zeminlerin çatlayarak yeni kaynakların ortaya çıktığı, suların 60 dereceden 80 dereceye ulaştığı ve her zaman temiz akan suların çamurlu akmaya başladığı bu durum sonrasında tutanak tutularak Sağlık Bakanlığı ve Turban Genel Müdürlüğü’ne bildirildiğini söyledi.
Esen, İTÜ’den istenilen inceleme talebinin, 17 Ağustos’ta yapılacağının belirtildiği fakat inceleme gerçekleştirilemeden büyük depremin yaşandığını belirtti.
Sular Isınıyor
İTÜ Avrasya Bilimleri Enstitüsü öğretim görevlisi jeolog ve jeofizikçi Prof. Dr. Aykut Barka, sularda birden bire değişen sıcaklığın üzerine incelenmesi gerektiğini belirtti: “Bunu hemen deprem geliyor diye değerlendirmek zordur” dedi. Barka doğadaki deprem habercilerini şöyle sıraladı;
- Kuyulardaki su seviyelerinin değişmesi,
- Dip balıklarının yüzeyde dolaşması,
- Uzun süredir belli düzeyde çalışan termal kaplıcalardaki suların ısı değişimi,
- Yeraltında yaşayan canlıların yeryüzüne çıkması,
- Hayvanların davranışlarındaki farklılıklar,
Barka, sözlerine “1992’deki Erzincan depreminde de böyle bir şey oldu. Birbirine çok yakın kaynaklarda farklı sular çıktığı saptanmış. O sularda da bozulma ve karışma olduğunu içeren bilgiler depremden 1 ay önce Maden Teknik Araştırma’ya (MTA) bildirilmiş. Ancak MTA’ya yazı gidene kadar 13 Mart’ta Erzincan’da deprem oldu” diyerek devam etti.
17 Ağustos Büyük Depreminin 1026 Habercisi
Anadolu Ajansı’nın haberine göre, Türk ve Japon bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre 17 Ağustos depreminin ilk belirtileri günler hatta haftalar öncesinde hayvanlarda, gökyüzünde, denizde ve bitkilerde görülen sıra dışı olaylarda gözlendiği belirtildi.
Osaka Üniversitesi Uzay Bilimleri öğretim üyesi Prof. Dr. Motoji İkeya ile Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ülkü Ulusoy ile deprem tanıklarıyla yaptıkları araştırmada 1026 sıra dışı olay belirlendi.
Sıra dışı olayların %50’si hayvan davranışlarında, %32’si atmosferde, %10’u deniz ve karada, %7’si elektrikli cihazlarda, yüzde 2’si ise bitkilerde görüldü.
İnsanlarda görülen sıra dışı belirtiler ise; kalp rahatsızlığı, vücutta elektrik akımı hissi, bitkinlik, kusma, aşırı duygusallık, hamile kadınların bebeklerinde hareketlilik, yüksek tansiyon, nedensiz esneme, göz seğirmesi, geceleri nedensiz ve ani uyanma, iştahsızlık, genizde yanma, burun kanaması ve üşüme hissi olarak görüldü.
Köpeklerde ise, aşırı şekilde uluma ve havlama, ağlayarak havlama, huzursuzluk, kümeleşme, sürekli yeri dinleme ve gökyüzüne bakma, havlayarak sahibini bina dışına çıkarma ve ortadan kaybolma gibi durumlar görülmüştür.
Kedilerde ise, kertenkele gibi yerde sürünme, hırçınlaşma, ısırma gözlenirken, farelerde vahşileşme, muhabbet kuşlarında ve yarasalarda çırpınarak çığlık atma, martılarda çocuk gibi çığlık atma, leyleklerde mevsimden önce göç etme, karınca, örümcek ve kırkayakların evlere istilası gibi birçok olağanüstü durum meydana gelmektedir.
Kaynak: Neoldu
Deprem Öncesi Doğada ve Atmosferde Gözlemlenen Tuhaf Değişiklikler
Ülkemiz ne yazık ki deprem kuşağında yer alıyor. Bizler ise neredeyse her gün büyük bir deprem için endişe duyuyoruz . Depremin tam yeri ve zamanını tahmin edebilmek şu an için mümkün değil.
Depremi önceden tahmin edebilmenin ne yazık ki kanıtlanmış bir yolu bulunmuyor. Deprem uzmanları yalnızca fay hatlarındaki hareketleri izleyip, depremin büyüklüğü ve zamanı hakkında bir tahminde bulunabiliyorlar. Ancak deprem öncesinde doğada belirli değişimler gözlemleniyor. Öte yandan hayvanların da, doğadaki bu değişimleri hissettiği ve bu nedenle huzursuz olup çevreye sinyal verdiği düşünülüyor. Hayvanlar, deprem öncesi meydana gelen belirtilere karşı daha hassas oluyorlar. Peki deprem öncesi doğada ne gibi değişiklikler yaşanıyor, deprem belirtileri neler, gerçekten doğadaki değişimleri gözlemleyip depremi tahmin etmek mümkün mü?
17 Ağustos 1999 depreminin ardından birçok kişi doğada tuhaf değişiklikler gözlemlediğini belirtmişti
İnsanların gözüne çarpanlar arasında, yıldızların çok yakın ve parlak olduğu, suyun çok sıcak olduğu, havanın ise bunaltıcı olduğu gibi değişiklikler vardı
Tabii ki bu değişimler, her deprem öncesi gözlemlenmese de şüphesiz yer altında hareketlenmeler sonucunda yeryüzünde de belirli olaylar meydana geliyor
Ekonomist Dergisi’nin 16-22 Temmuz 2000 tarihli 2000/09 nüshasında, Prof. Dr. Ahmet Ercan’ın depremin önceden bilinmesine yardımcı olan göstergeler üzerine yaptığı araştırmaya göre, depremi önceden haber veren tam 57 farklı gösterge var.
Deprem öncesinde doğada ve atmosferde yaşanan tuhaf değişikliklerden bazıları;
Hayvanlarda huzursuzluk
Hayvanların algıları insanlardan çok daha gelişmiştir. Yer altında meydana gelen titreşimleri hissedebilirler. Bu belirtilerin süresi depremden hemen öncede olabilir, günler öncede. Eğer bir evcil hayvanınızın varsa onun davranışlarında bir huzursuzluk hissettiğinizde bunu ciddiye alın. Deprem öncesinde balıklar, suyun ısınması nedeniyle kıyıya yüzmeye çalışır. Kediler ise, sebepsiz yere hırçınlaşmaya başlayabilirler. Genellikle kapalı ortamlara kaçarak saklanırlar. Köpekler ise korkularını uluyarak ya da havlayarak açığa çıkarır ve bir alana toplanarak gruplaşmaya çalışırlar. 17 Ağustos depreminden önce de köpeklerin aşırı derecede havladığı pek çok kişi tarafından belirtildi. Bunun yanı sıra eşek, inek ya da at gibi ahır hayvanları da ahırlarından kaçmaya çalışabilir.
1. Havadaki bunaltıcı sıcaklık
Özellikle yaz aylarında havaların sıcak olması normal. Ancak deprem öncesinde havadaki nem oranının artar ve sıcaklık çok yüksek seviyelerde hissedilebilir. Bunaltıcı sıcaklık deprem belirtileri arasında yer alıyor.
2. Yıldızlardaki anormal görünüm
Yine 17 Ağustos depremi öncesinde, insanların yıldızların çok fazla parlak ve sanki “elle tutulabilecekmiş kadar yakın” olduğunu söylediği görüldü. Bu durumun sebebi açıklanamasa da, deprem öncesi atmosferde değişiklikler meydana gelebiliyor. Gökyüzünde yanan bir alev topuna benzer görüntüler oluşabiliyor.
3. Açık havada gökyüzünde yaşanan değişiklikler
Deprem öncesinde açık havada kısa gökkuşakları oluşabiliyor. Ayrıca farklı renkli bulutlar ya da ışık hüzmeleri gözlemleniyor. Bunun yanı sıra hava açıkken depremin olacağı noktada parçalı bulutların olması da deprem belirtileri arasında. Ancak eğer kapalı bir hava varsa, sık sık yıldırım görülebiliyor.
4. Denizlerde durgunluk, dalgalanma ve ısınma
Denizlerdeki hareketlilik depremden 2 hafta öncesine kadar sinyal verebilir. Deniz suları yükselip, sularda büyük bir ısınma yaşanabilir. Bunun sonucunda ise toplu balık ölümleri gerçekleşebilir. Bazı denizler çarşaf gibi olurken, bazı denizlerde ise dalgalanma meydana gelebilir.
17 Ağustos depreminden 15 gün önce 2 Ağustos 1999 tarihinde Yalova/Termal Kaymakamı Kasım Esen, Termal Kaplıcaları’ndaki zeminlerin çatlayarak yeni kaynakların ortaya çıktığı, suların 60 dereceden 80 dereceye ulaştığı ve her zaman temiz akan suların çamurlu akmaya başladığı bu durum sonrasında tutanak tutularak Sağlık Bakanlığı ve Turban Genel Müdürlüğü’ne bildirildiğini söyledi.
Esen, İTÜ’den istenilen inceleme talebinin, 17 Ağustos’ta yapılacağının belirtildiği fakat inceleme gerçekleştirilemeden büyük depremin yaşandığını belirtti. Denizlerdeki hareketlilik de deprem belirtileri arasında yer alıyor.
5. Açıklanamayan uğultu
1999 depremini yaşayan birçok kişi o gece deprem olduğu esnada duvarlardan ya da yerden bir uğultu geldiğini duydu. Depremden birkaç gün önce de oluşabilen bu uğultunun nedeni henüz açıklanamasa da, dünyada deprem faciasını atlatan pek çok kişi deprem esnasında bu sesin şiddetlendiğini belirtiyor.
Kaynak: listelist
Depremin Ne Zaman Olacağı Nasıl Bilinir?
-
2
Hayvan davranışındaki olağandışı değişiklikleri gözlemleyin. Kurbağalardan [5] arılara, kuşlara ve ayılara kadar hayvanların bir depremden hemen önce evlerini veya üreme alanlarını terk ettiklerine dair raporlar var . Hayvanların, muhtemelen elektrik alanındaki değişiklikler veya P dalgasına tepki vermeleri nedeniyle yaklaşmakta olan bir olayı neden hissedebildikleri anlaşılamamıştır, ancak evcil hayvanınızın garip davranışlarını fark etmek, size bir şeylerin olmak üzere olduğu konusunda uyarı verebilir.
- Tavuklar depremden önce yumurtlamayı bırakabilir. Tavuklarınızın sebepsiz yere yumurtlamayı bıraktığını fark ederseniz, sizin ve ailenizin bir deprem anında ne yapacağını bildiğinden emin olun.
- Yayın balığı, bir depremden önce meydana gelebilecek elektrik alanlarındaki değişikliklere şiddetli tepki verir. Balık tutuyorsanız ve bir ton yayın balığının aniden ortalıkta çırpındığını görürseniz, yolda bir deprem olabilir. Etrafınıza, üzerinize düşebilecek ağaçlardan veya köprülerden uzakta güvenli bir yer arayın. [6]
- Köpekler, kediler ve diğer hayvanlar depremi insanlar tarafından algılanmadan saniyeler önce hissedebilirler. Evcil hayvanınız gergin ve düzensiz davranmaya başlarsa, görünüşte hiçbir şeyden korkmaz ve saklanmak için koşarsa veya normalde sakin olan köpeğiniz ısırmaya ve havlamaya başlarsa, saklanacak bir yer bulmak için etrafa bakmak isteyebilirsiniz. ve bir deprem varsa yüksek sesle.
-
ÖNTEMLER
Bir depremi tahmin etmenin kanıtlanmış bir yolu yoktur. Jeologlar bir erken uyarı sistemi geliştirmek için çalışıyorlar, ancak bir depremin hemen öncesinde neler olduğu hakkında öğrenilecek çok şey var. Sorunun bir kısmı, depremlerin her zaman tutarlı bir şekilde davranmamasıdır – bazı işaretler farklı zamanlarda (olaydan günler, haftalar veya saniyeler önce) ortaya çıkarken, bazen bu işaretler hiç ortaya çıkmaz. Bir depremin olası belirtilerini ve bir deprem yaşamanız durumunda nasıl hazırlanacağınızı öğrenmek için okumaya devam edin.
Yöntem1Olası İşaretleri İzlemek
-
1
“Deprem ışıkları” raporlarını izleyin. Bir depremden günler veya sadece saniyeler önce, insanlar yerden veya havada asılı duran garip ışıklar gözlemlediler. [1] Tam olarak anlaşılamamakla birlikte, aşırı gerilim altındaki kayalardan deprem ışıkları yayılabilir. [2]
- Deprem ışıkları tüm depremlerden önce bildirilmemiştir ve zamanlama tutarlı değildir, ancak bölgenizde garip ışıklar veya UFO’dan söz edildiğini duyarsanız, depreme hazırlık planınızı gözden geçirmek ve acil hayatta kalma çantanızın hazır olduğundan emin olmak isteyebilirsiniz. stoklanmış [3]
- Deprem ışıkları, yerden çıkan kısa, mavi alevler, havada yüzen ışık küreleri veya yerden şimşek çakıyor gibi görünen devasa ışık çatalları olarak gözlemlendi. [4]
3Muhtemel ön sarsıntılara (“ana” depreme yol açan daha küçük depremler) dikkat edin. Ön sarsıntılar her zaman bir depremden önce meydana gelmeyebilir ve hangi depremin ana deprem olduğunu gerçeği sonrasına kadar söylemek imkansızdır, ancak depremler genellikle kümeler halinde meydana gelir. [7] Bir veya daha fazla küçük deprem yaşarsanız, yolda daha büyük bir deprem olabilir. [8]
- Bir depremin ne kadar süreceğini veya büyüklüğünü tahmin etmek imkansız olduğundan, yerin sallanmaya başladığını hissettiğinizde, nerede olduğunuza bağlı olarak (içeride, dışarıda, arabanızda) kendinizi düşen molozlardan korumak için uygun önlemleri alın. .
-
Meşru Bilgi Kaynaklarını Bulmak
-
1
Bölgenizdeki herhangi bir fayın sismik döngüsünü araştırın. Bir depremin kesin gelişini kesin olarak belirlemenin bir yolu olmasa da, bilim adamları geçmişte büyük depremlerin ne zaman meydana geldiği hakkında bir fikir edinmek için tortu örneklerini inceleyebilirler. Olaylar arasındaki süreyi ölçerek, büyük bir depremin ne zaman gerçekleşebileceğine dair kabaca bir fikir edinebilirler. [9]
- Döngüler yüzlerce yıl boyunca uzayabilir – bir fay boyunca büyük depremler arasında 600 yıl (veya daha fazla veya daha az) olabilir – ancak bir sonraki büyük depremin olup olmayacağını veya ne zaman olacağını gerçekten bilmenin bir yolu yoktur. [10]
- En yakın fay hattının başka bir büyük depremden önce döngüsünde hala 250+ yıl varsa, bunun size biraz teselli vermesine izin verin. Ancak depremleri tahmin etmek için kesin ve hızlı kurallar olmadığını unutmayın, bu nedenle her ihtimale karşı bir acil durum kiti hazırlamalısınız. [11]
-
2
Deprem erken uyarı programına katılın. Şu anda Japonya, Meksika ve Kaliforniya, resmi deprem erken uyarıları sağlayan tek bölgelerdir, ancak bu sistemleri fay hatlarına yakın yerleri de kapsayacak şekilde genişletmek için araştırmalar yürütülmektedir. Sistemler yerinde olsa bile, bir depremden önce sadece on saniye önceden uyarı verebiliyorlar. Bununla birlikte, depremler de dahil olmak üzere bölgenizdeki doğal afet oluşumları veya uyarıları konusunda sizi uyaran metin mesajları gönderen hizmetler vardır.
- Bu uyarı mesajları, acil bir durumda size tahliye yolları ve mevcut acil durum sığınakları dahil olmak üzere talimatlar sağlayabilir.
- Şehrinizde sirenler gibi bir uyarı sistemi ve ardından bir uyarı veya talimat olabilir. Kasabanızın veya şehrinizin böyle bir uyarı sistemi olup olmadığını bildiğinizden emin olun. [12]
Uyarı sistemleriyle ilgili bir yanılgı, depremleri tahmin ettikleridir. Şu anda, deprem erken uyarı sistemleri yalnızca devam etmekte olan depremler hakkında ve sarsıntılar yakın olduğunda uyarıda bulunuyor. Depremleri tahmin etmezler ve deprem hazırlığının yerine geçmezler.
-
3Bir deprem izleme sitesine bakın. Hissettiğin gümbürtünün dışarıdaki büyük bir kamyon mu yoksa inşaat mı yoksa sadece tuhaf bir rüya mı olduğundan emin değil misin? USGS gibi izleme web siteleri ve depremlerin nerede ve ne zaman kaydedildiğini ve her depremin büyüklüğünü gösteren myShake gibi uygulamalarla depremleri çevrimiçi olarak doğrulayabilirsiniz.
Hazırlıklı olmak
-
1
Eviniz ve arabanız için bir hayatta kalma kiti oluşturun . Bir deprem olursa elektrik ve hücre hizmetini, temiz su, yiyecek ve ilaca erişiminizi kaybedebilirsiniz. Bir hayatta kalma kiti oluşturmak, herhangi bir şey olması durumunda ailenizin temel ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlayacaktır. [13]
- Eviniz için 2 haftaya kadar yetecek kadar malzeme bulundurmaya çalışın. Bu, her gün kişi başına 1 galon su, bozulmayan gıdalar (ve konserve ise konserve açacağı), her gün ilaçlar, bebekler için biberon ve çocuk bezleri ve hijyen ürünleri anlamına gelir. [14]
- Araç hayatta kalma kitlerinde haritalar, aktarma kabloları, en az 3 gün yetecek kadar su (kişi başı günlük 1 galon), bozulmayan yiyecekler, battaniyeler, el fenerleri bulunmalıdır. [15]
- Evcil hayvanlarınızı unutmayın! Tüylü arkadaşlarınız için su, yiyecek, kaseler, ilaç, tasma ve tasma veya taşıyıcıya sahip olduğunuzdan emin olun. [16]
- Kızıl Haç web sitesinde veya [ Ready.gov ] adresindeki daha kapsamlı bir öğe listesine göz atın.
-
2
Büyük, ağır veya uzun mobilyaları duvara vidalayarak sabitleyin. Depremin en büyük tehlikelerinden biri de sağlam olmayan binalar ve binaların içinde düşüp sizi ezebilecek şeylerdir. Ağır mobilyaları duvara sabitlemek, deprem durumunda evinizi çok daha güvenli hale getirecektir.
- Kitap rafları, gardıroplar, armoires, kulübeler ve porselen dolaplar, duvara cıvatalanması gereken mobilya örnekleridir. [17]
- Aynalar ve düz ekran TV’ler de düşüp kırılmamaları için duvara sabitlenmelidir. Onları kanepelerin veya yatakların üzerine asmayın. [18]
-
3
“Bırak, ört ve tut” alıştırması yapın. Yaygın inanışın aksine, bir deprem anında kapı çerçevesi en güvenli yer değildir. Deprem seni devirmesin diye dizlerinin üzerine çökmek istiyorsun. Başınızın arkasını ve boynunuzu kollarınızla örtün. Ya da sağlam bir masanın veya sıranın altına güvenli bir şekilde emekleyebiliyorsanız, sürün ve ayaklardan birini tutun ki onunla birlikte hareket edin. [19]
- Harekete geçmek için yalnızca birkaç saniyeniz olabilir ve pratik yapmak daha hızlı tepki vermenizi sağlar. [20]
- Örtü yoksa, odanın iç köşesine gitmeye çalışın ve yere inin. [21]
- Dışarıdaysanız, binalardan, canlı kablolardan ve üzerinize düşebilecek diğer şeylerden uzakta açık bir alana gitmeye çalışın ve düşürün, örtün ve tutunun. [22] Bir şehirdeyseniz, içeri girip saklanmak daha güvenli olabilir. [23]
- Araç içindeyseniz köprü veya üst geçitlerin altından çıkın. Arabada kalın ve mümkün olan en kısa sürede durun, arabanızın üzerine düşebilecek binalardan, ağaçlardan veya tellerden kaçının. [24]
-
4
Ailenizin bir iletişim planı olduğundan emin olun. Acil bir durumda nerede buluşacağınız konusunda anlaşın. Önemli telefon numaralarını öğrenin (ailenin iş ve cep telefonu numaraları gibi).
- Kişi olarak başka bir kasabada veya eyalette yaşayan bir kişiyi seçin. Afet bölgesinde olmayan birine ulaşmak bazen daha kolaydır. Ailenizden ayrıysanız, bu kişi konumunuzu ve güvende olduğunuzu iletebilir.
- Translatet to Turkish by Google With Diyar21
Kaynak: wikihow
Kandilli son depremler listesi için TIKLAYIN
AFAD son depremler listesi için TIKLAYIN
DEPREM iLE iLGiLi HABERLER
CANLI SKOR